| Babam da karşılık olarak bahçe satışı düzenliyor. | Open Subtitles | ابى لديه ساحة بيع منافسة فى المنزل |
| Annem yarın bahçe satışı düzenliyor. | Open Subtitles | امى لديها ساحة بيع غدا |
| Güzel bahçe satışı dilerim. | Open Subtitles | أتمنى لك ساحة بيع لطيفة |
| "Kinko" ve "bahçe satışı"nı tek nefeste söyledim. | Open Subtitles | "كينكو)" و"ساحة بيع" في جملة واحدة). |
| İnsanlar yürüyüp yanlarından geçiyordu, sanki garaj satışı varmış gibi. | Open Subtitles | كان الناس يمرّون، ويأخذوا منها كما لو أنّها ساحة بيع. |
| Ben şehir dışındayken, garaj satışı vardı bir kez. | Open Subtitles | قمت بإنشاء ساحة بيع عندما كنت خارج المدينة... |
| - bahçe satışı mı? | Open Subtitles | ؟ ساحة بيع... |