| En iyi tahminleri Sarin ya da VX gibi otopside görünmeyecek bir gaz. | Open Subtitles | حسنا أفضل تخميناتهم هو انه نوع ما من الغاز سارين أو في إكس شيء لن يظهر في التشريح |
| En iyi tahminleri Sarin ya da VX gibi otopside görünmeyecek bir gaz. | Open Subtitles | سارين أو في إكس شيء لن يظهر في التشريح لكن قد يكون اي شيء |
| İkimiz de, kendisini öldüren Sarin'i verenin sen olduğunu biliyoruz. | Open Subtitles | كلانا نَعْرفُ ما قَتلنَاه كَانَ سارين أعطيتَه. |
| Ceneviz zamanında elimizde hâlâ Sarin gazı vardı. Doğru mudur? | Open Subtitles | في وقت جنوا , كان يزال لدينا سارين , اليس كذلك ؟ |
| Ceneviz zamanında da bugün de elimizde Sarin gazı var. | Open Subtitles | كان لدينا سارين وقت جنوا لدينا سارين الآن |
| Elimize ABD'nin Pakistan'daki bir köye Sarin gazı saldığına dair bir haber geçti ve biz de yayınladık. | Open Subtitles | والقصة بأن الولايات المتحدة اطلقوا غاز سارين على قرية في باكستان وقمنا بنشرها |
| Sarin, şarbon ve 20 ton daha silah haline getirilmiş gaz. | Open Subtitles | سارين.والجمره الخبيثه وحوالي 20 طنا من عملاء الاسلحه |
| Eriyen deri Sarin'in solunum kaslarına hücum etmesini sağladı. | Open Subtitles | يذيب بشرتهم و والذي يسمح للـ سارين لمهاجمة الأعضاء التنفسية |
| Teröristler birden çok metroya Sarin gazı vermişti. Bütün metro sistemi etkilenmişti. | Open Subtitles | أطلق إرهابيون مادة "سارين" على قطارات متعدّدة، مما أثر ذلك على نظام المترو بأسره |
| CDC şu an onları rastgele olarak test ediyor ama şu ana kadar kurbanın içtiği kutu haricinde numunelerin hiçbiri Sarin açısından pozitif çıkmadı. | Open Subtitles | لكن لم يكن هناك عيّنة إيجابية لـ"سارين" عدا تلك التي شربها الضحيّة |
| Sarin tuhaf bir cinayet silahı seçimi gibi... | Open Subtitles | "سارين" يبدو أنّه سلاح شاذ كي يستخدم بجريمة قتل |
| Eskiden Sarin bulmak zordu ama 11 Eylül'den beri Sarin satıcılarının yeni müşteriler aradığı bir sürü terör birimini çökerttik. | Open Subtitles | لكن مذ 9/11 أمسكنا العديد من الخلايا الإرهابية تلك التي تعتبر سماسرة لـ"سارين" وتبحث عن زبائنَ جدد |
| Buzdolaplarına koyduğun süt kutusunda Sarin bulduk. | Open Subtitles | لقد وجدنا "سارين" بداخل عبوة الحليب التي وضعتها بالثلاجة |
| Hatırı sayılır herhangi bir kimyager Sarin bireşimi elde edebilir. Asıl olay, bu sırada kendi kendini öldürmemektir. | Open Subtitles | أيّ كيميائي محترم يسعه تركيب الـ"سارين" بشرط أنّ لا تكون الحيلة قتل نفسك |
| Çünkü çok kısa bir yarı ömrünün olmasının yanında Sarin son derece uçucu bir maddedir. O yüzden onu depolamak zor iştir. | Open Subtitles | بالإضافة أنّه يبقى لأقصر لنصف الحياة إلاّ إنّ الـ"سارين" مادة متقلّبة، يصعب تخزينها |
| Kimyasal silahlardan bahseder. Sivillere atılan Sarin gazından. | Open Subtitles | اسلحة كيميائية, غاز سارين على مدنيين. |
| General, Sarin gazından bahsetmedik bile. | Open Subtitles | أيها اللواء لم نتطرق لغاز سارين |
| - Sarin gazı. | Open Subtitles | *سارين* {\cH00FFFF}اسمه غاز الأعصاب الفسفوري العضوية، وضعت في ألمانيا خلال الحرب العالمية الثانية |
| Sarin gazı değil. | Open Subtitles | لا، هذا لَيسَ سارين. |
| Sarin gazı değil. | Open Subtitles | لا، هذا لَيسَ سارين. |
| Sence sarini kapıcı mı koydu? | Open Subtitles | تعتقدين بأنّ أمين المنزل دسَ الـ"سارين"؟ |