| Ailesini öldürdüğün adamı hapse attırdın, bugün de bir kadını öldürdün. | Open Subtitles | سجنت رجلا طيلة حياته بعد ان قتلت عائلته واليوم قتلت المراة | 
| Üzgünüm ama işlemediği bir suç yüzünden bir adamı hapse tıkmış olabilirim. | Open Subtitles | لكن ربما أكون قد سجنت الشخص الخطأ من أجل جريمة لم يرتكبها | 
| 16 yıI önce Deer Adası'nda soygun yüzünden iki yıI yattım. | Open Subtitles | منذ ستة عشر سنة, سجنت لمدة سنتين لسرقة في رود آيلند | 
| Bu suç için başka birini içeri attım. Ciğeri beş para etmez biri. | Open Subtitles | لقد سجنت شخص آخر لتلك الجريمة شخص حقير حقاً | 
| Bir keresinde dinlediğimde, 3 yıl hapiste yattım. | Open Subtitles | اخر مرة عملت بها بنصيحتك سجنت لمدة ثلاث سنوات | 
| Sizin içeride olduğunuzu sanıyordum! | Open Subtitles | ظننت أننى سجنت كل رجال العصابات الايطالية ماذا تفعل هنا ؟ | 
| Neden adamlarımızdan birini esir aldınız? | Open Subtitles | لماذا سجنت شخصا من جماعتنا ؟ | 
| 1974'te vurgunculuktan 10 ay yatmış. | Open Subtitles | وبتهمة الاحتيال, سجنت لعشرة أشهر في العالم, 1974. | 
| Adam öldürmeden 10 yıl Walpole'da yattın. | Open Subtitles | سجنت 10 سنوات بتهمة القتل غير العمد | 
| Sabka kaydnza göre, üç farkl eyalette tam alt kere hapse girmissiniz. | Open Subtitles | حَسناً، سجلكَ هنا يُيقول انك سجنت . . ستّ مراتِ في ثلاث ولاياتِ مختلفةِ. | 
| Tom ve John'u hapse tıkmak daha iyi olur. | Open Subtitles | سيكون من الأفضل لكل واحد منا لو سجنت جون و توم | 
| Bu yüzden hapse düşersem eğer, şimdiye dek sonuçlandırdığım her dava sorgulanacaktır. | Open Subtitles | وإذا سجنت لهذا , فأن كل قضية قمت بالعمل بها سيتم التشكيك بها | 
| Tabii ki hapse girmenin sebebi reşit olmayan bir kızla olan uygunsuz ilişkilerindi, değil mi? | Open Subtitles | وبالطبع السبب الذي سجنت لأجله كان علاقة غير لائقة مع فتاة تحت السن القانوني؟ | 
| hapse girdiğimden beri müvekkilimle müzakere yapma fırsatım olmadı. | Open Subtitles | منذ سجنت أنا، لم يكن لدي فرصة لتمنح مع موكلي. | 
| Bir daha hapse girmek istemiyorum. | Open Subtitles | شكراً، لقد سجنت مرة، ولم يعجبني الأمر | 
| O ceza almadı. Ben altı ay yattım. | Open Subtitles | هو خرج، بينما سجنت أنا لستة أعوام. | 
| On yıl kodeste yattım. | Open Subtitles | سجنت لعشر سنوات | 
| İçeri girme nedenim zor kullanma ve hırsızlık. | Open Subtitles | سجنت لاتهامى بالسطو المتكرر | 
| Yani sen de girdin içeri, sonra kaçtın. | Open Subtitles | أعني أنك أعتقلت سجنت | 
| Bana soracak olursan asıl hapiste yatması gereken zaten parmaklıkların arkasında. | Open Subtitles | إنسألتني، لقد سجنت الرجل المناسب | 
| Onun için girdiğim hapiste hep onu düşündüm. | Open Subtitles | لقد سجنت من اجله وكنت افكر فيه | 
| Sizin içeride olduğunuzu sanıyordum! | Open Subtitles | ظننت أنني سجنت كل رجال العصابات الايطالية ماذا تفعل هنا ؟ | 
| Neden adamlarımızdan birini esir aldınız? | Open Subtitles | لماذا سجنت شخصا من جماعتنا ؟ | 
| Öncesinde Nîmes ve sonrasında da Marseilles Cezaevlerinde yatmış psikoterapi görmeyi kabul edip kendinizi Tanrı'ya ve dine adamışsınız. | Open Subtitles | سجنت في نيمز وبعد مدة في مارسيل و وافقت على الخضوع للعلاج النفسي وكرست نفسك للرب وللدين | 
| - Hiç hapis yattın mı Portman? | Open Subtitles | ألم يسبق لك أن سجنت من قبل، (بورتمان)؟ - |