| Genel Müdür ortağı oldum. Tüm borçlarımı ödedim. | Open Subtitles | لقد تمت ترقيتي لمنصب نائب المدير العام، وقد سددت كافة ديوني |
| Şimdi sana olan borcumu geri ödedim. | Open Subtitles | لقد سددت كل ديوني التي ربما كنت مديناً لك بها |
| Karın hastalanıp öldüğünde bütün faturalarını ben ödedim. | Open Subtitles | لقد سددت كل فواتير زوجتك عندما كانت مريضة وماتت |
| Anne'ye olan borcunu ödedin, şimdilik güvendesin. | Open Subtitles | لـاـ ، لـاـ لقد سددت دينك للأم. وأنت أمن في الوقت الحالي. |
| Sekiz ay içerisinde ana kredi tutarını geri ödedi ve ardından motosiklet taksi ve kurye işine başlamak için 2.000 dolar borç aldı. | TED | سددت قرضها الأساسي في خلال ثمانية أشهر، واستعارت 2,000 دولار لبدء تاكسي للدراجات النارية وأعمال البريد السريع. |
| - Yatacağım. Gerçekten ödediğimi sanıyordum. | Open Subtitles | أنني سأذهب للنوم لقد ظننت باأنني سددت تلك الفاتورة حقاً |
| Ben para ödedim ama..yani..bakın şu an biraz gerildim açıkçası çünk- | Open Subtitles | سددت المبلغ عن طريق حوالة بريدية لا أملك دفتر شيكات لم أحصل على إيصال استلام بالحوالة البريدية |
| Yani, borçlarımı ödedim, anneme yardım ettim ve gerçi hâlâ şu vergi problemlerim olsa da... | Open Subtitles | سددت ديوني وساعدت أمي وتبين أني لا أزال أعاني من مشكلة بالضرائب. |
| 2-D'deki evin kirasını ödedim, dert etme. | Open Subtitles | سددت إيجار المنزل ايضاً لا تقلقي بشأن ذلك |
| O kadar iyi bir anlaşmaydı ki, kuzeninin borcunu bile ödedim. | Open Subtitles | جنيت الكثير من الصفقة حتى أنني سددت دين قريبك |
| Elektrik faturasını ödedim, çıkarabildiğin kadar keyfini çıkar. | Open Subtitles | سددت فاتوة الكهرباء لنهاية الشهر لذا تمتع بهذا قدر الإمكان |
| Artık borcumu ödedim. | Open Subtitles | لنقل فقط أننى سددت دينى بالكامل |
| Benden hoşlanıyorsun bebeğim. Daha önce hiç görmediğim beş kişinin hesabını ödedim. | Open Subtitles | أنتِ معجبة بي ، لقد سددت فاتورة عن خمسة أشخاص ... |
| Benden hoşlanıyorsun bebeğim. Daha önce hiç görmediğim beş kişinin hesabını ödedim. | Open Subtitles | أنتِ معجبة بي ، لقد سددت فاتورة عن خمسة أشخاص ... |
| - Borcumu ödedim, artık gitmeliyim. | Open Subtitles | لقد سددت دينى والان يجب ان اذهب |
| Evet. Ben o faturayı bir hafta önce ödedim. | Open Subtitles | لقد سددت هذه الفاتورة منذ أسبوع |
| Faturalarını ödedin mi? | Open Subtitles | هل لديك إثبات انك سددت فواتيرك ؟ |
| hayır, sen borcu bugün ödedin. | Open Subtitles | لقد سددت عندما عملت معي |
| Tedaviyi nasıl ödedin? | Open Subtitles | كيف سددت ثمن علاجك؟ |
| Batmış durumdayız. Son üç ayın kirasını Cookie ödedi. | Open Subtitles | أننا مفلسان سددت كوكي أيجار 3 الاشهر الماضية |
| Bu adamın cinsel arzusu ilk aylardaki kira parasını ödedi. | Open Subtitles | إن شهوة ذاك الرجل الجنسية قد سددت الإيجار لأول بضعة شهور |
| Borcunu ödediğimi öğrendiği zaman dönecektir. | Open Subtitles | سيعود بعد مايعرف انني سددت ديونه. |