| Ölüm sebebi ani kalp durması. | Open Subtitles | السبب الرئيسى للوفاة كان سكتة قلبية هل من الممكن لهذه العدوى |
| Toksikoloji raporunun onayını beklesek de ölüm nedeni büyük ihtimalle yüksek dozda metamfetamin kullanımına bağlı ani kalp durması. | Open Subtitles | إعتماداَ على تأكيد فحص السموم فسبب الموت على الأرجح سيكون سكتة قلبية نتيجة جرعة زائدة من الميثامفيتامين |
| Siz gittikten yirmi dakika sonra kalbi durdu. | Open Subtitles | بعد 20 دقيقة من رحيلك حصلت له سكتة قلبية |
| Bu adamın kalbi durmuş. Şok veriyorum! | Open Subtitles | هذا الرجل لديه سكتة قلبية أنا فى عجلة من أمرى |
| Kalp atardamarına giden kan akşını engellendi. Böylece kalp krizine sebep oldun. | Open Subtitles | "مما منع الدماء من التدفق إلى الشريان التاجي، وكانت النتيجة سكتة قلبية لحظية" |
| Kalp krizi geçiriyorum amına koyayım. - Kalp krizi geçirmiyorsun. | Open Subtitles | إنني أعاني من سكتة قلبية - لا، لست تعاني من سكتة قلبية - |
| Kızımın ölümünü eşeleyerek Henrik'e tekrar Kalp krizi mi geçirteceksin? | Open Subtitles | هل ستقود (هينريك) إلى سكتة قلبية... عن طريق التنقيب في موت ابنتي؟ |
| Ani Kalp yetmezliği. Otuz beş yaşında. Bir de bana bak | Open Subtitles | سكتة قلبية مفاجئة, في الخامسة والثلاثين وماذا عني؟ |
| Tabi kalp krizi geçiren adamın kafasının nasıl uçtuğunu açıklayabilirsen ayrı. | Open Subtitles | إلا إذا أمكنك أن تفسر لهم كيف انقطع رأسه بسبب سكتة قلبية |
| Aniden kalp krizi geçirdi.. biz elimizden geleni yaptık. | Open Subtitles | أصابتها سكتة قلبية مفاجئة فعلنا كلّ ما بوسعنا. |
| kalp durması olsaydı göğsünde greyfurt büyüklüğünde delikler açardı. | Open Subtitles | أجل، بالطبع، إذا أحدثت سكتة قلبية ثقوبا بحجم ليمون هندي في صدرك. |
| kalp durması belki nasıl öldüğünü açıklar ama neden öldüğünü değil. | Open Subtitles | سكتة قلبية ربما تكون سبب .الموت، لكن ليس هذا السبب |
| Bay Gutierrez'in acı içinde kıvranırken öldürücü bir virüs tarafından ani bir kalp durması yaşadığını söyle. | Open Subtitles | يمكنك أن تبلغها بأن السيد جوتيريز قد عان من سكتة قلبية. وفي محاولة لإنقاذه من فيروس قاتل. |
| Ölüm sebebi doğum esnasında yaşadığı ani kalp durması. | Open Subtitles | سبب الوفاة هو سكتة قلبية نتاج لصدمة دماغية أثناء الولادة |
| Kalbi duracak! kalbi durdu. | Open Subtitles | إنها مقبلة على سكتة قلبية لقد توقف قلبها |
| İkisinin de kalbi durdu. | Open Subtitles | سكتة قلبية لكليهما |
| Doktor yoğun bakımda kalbi durmuş biri var. | Open Subtitles | أيها الطبيب، هناك سكتة قلبية |
| Burada! kalbi durmuş durumda! | Open Subtitles | إنّه يعاني من سكتة قلبية |
| Bu bir kalp krizine daha neden olur. | Open Subtitles | قد يسبب هذا سكتة قلبية أخرى |
| Bu da P.E.A. ve kalp krizine yol açar. | Open Subtitles | ذلك قد يؤدي إلى سكتة قلبية |
| - Kalp krizi değildi. | Open Subtitles | لم تكن سكتة قلبية |
| - Kalp krizi mi ? ! | Open Subtitles | سكتة قلبية ! |
| Hayır, karaciğere hasar verme ihtimali de var kardiyomiyopati olma ihtimali de ve bazı nadir durumlarda Kalp yetmezliği. | Open Subtitles | كلا، هناك فرصة واحدة ،لبعض التليف الكبدي ،إعتلال عضلة القلب ،وفي بعض الحالات النادرة سكتة قلبية |
| kalp krizi geçiren am - Hayır, kalp krizi geçiren değilim - | Open Subtitles | إنني أعاني من سكتة قلبية - لا، لست تعاني من سكتة قلبية - |
| Dün senin gibi genç biri,27 yaşında, atletik, durduk yerde kalp krizi geçirdi. | Open Subtitles | حسناً , أمس شاب مثلك , 27 سنة , رياضي لا أعلم سكتة قلبية |
| Ancak bugün, Shibuya'da aniden yere yığılıp kalp krizinden öldü. | Open Subtitles | لكن اليوم في شيبويا سقط فجأة ومات من سكتة قلبية |
| Yargıç kalp krizi geçiriyor sandım. | Open Subtitles | ظننت أن القاضي حدثت له سكتة قلبية |