| Savcılığa verseydiniz Duymuş olurdum. | Open Subtitles | لم تمرّ بمكتب المدّعي العام، وإلا لكنت سمعت بها. |
| Kişisel alan deyimini hiç Duymuş muydun? | Open Subtitles | مساحه خاصه، هل سمعت بها من قبل؟ |
| Sadece bir kuram olduğunu duymuştum. Nasıl başardın? | Open Subtitles | لقد سمعت بها ولكنها كانت فرضيّة فقط كيف تفعل ذلك ؟ |
| En son güney kutbunda iyileştiğini duymuştum. | Open Subtitles | اخر مرة سمعت بها كانت عندما كنت تتعافين في القطب الجنوبي |
| En son ne zaman kimsenin vurulmadığı bir arabadan ateş açma olayı Duydun? | Open Subtitles | سمعت بها عن سيارة مارقة و لم يصب احدٌ ما بأذىً؟ |
| Hadi ama. Onu duymuşsundur. Çok ünlü bir yıldız. | Open Subtitles | بحقك، لقد سمعت بها إنها نجمة مشهورة، صحيح؟ |
| Yani, örnek olarak, benim Duyduğum şirketlerden örnekler mi vereceksiniz ya da işinin temel öğelerinden mi, | TED | إذن و كمثال , إذا أشرت إلى شركات قد سمعت بها من قبل, أو عناصر أساسية في عملك |
| Siktir Üniversitesi. Duymuş muydun? | Open Subtitles | جامعة إف يو " عليك اللعنة " سمعت بها من قبل ؟ |
| - Ben doktor değilim. - Duymuş olmalısınız. | Open Subtitles | أنا لست طبيباً - بالتأكيد سمعت بها - |
| Hiç Duymuş muydun? | Open Subtitles | هل سبق ان سمعت بها ؟ |
| Hiç Duymuş muydunuz... | Open Subtitles | هل سمعت بها أو .. |
| - Daha önce Duymuş muydun? - Maggie, bana bu öğleden sonra... | Open Subtitles | هل سمعت بها من قبل ؟ |
| Halüsinasyonlar ve trans hali olduğunu duymuştum. Evet. | Open Subtitles | لقد سمعت بها هلوسات على هيئة غيبوبة |
| Bunu duymuştum. Bir oyun değil mi? | Open Subtitles | سمعت بها إنها لعبة، أليس كذلك؟ |
| Evet, duymuştum. | Open Subtitles | نعم, لقد سمعت بها |
| Ameliyat iğnesi gerekiyor, yanımda hiç getirmemiştim. "Savaş alanında Duydun. Duydun". | Open Subtitles | أحتاج لأبر معقوفة ,و لم أحضر معي شيئاً سمعت بها في المعارك,سمعت بها |
| Dünyaca ünlü. Hiç Duydun mu? | Open Subtitles | إنها الأشهر في العالم هل سمعت بها ؟ |
| Imperial Emblatt Bankasının amına koduğumun yönetim kurulu başkanı çıkmış herif. Duydun mu böyle birşey? | Open Subtitles | مجرد رئيس شركة ايمبلات، هل سمعت بها ؟ |
| Küçük bir balıkçı kasabası. Muhtemelen adını duymuşsundur. | Open Subtitles | مدينة صيد صغيرة ربما سمعت بها |
| duymuşsundur. | Open Subtitles | لابد إنك سمعت بها |
| Küçük bir balıkçı kasabası. Muhtemelen adını duymuşsundur. | Open Subtitles | مدينة صيد صغيرة ربما سمعت بها |
| Duyduğum kadarı ile seni kılıçla dövüp iki kez vurmuşlar. | Open Subtitles | و الطريقه التى سمعت بها هذا أنه طعنك بسيف وأطلق طلقتين عليك |
| Savaş alanında Duyduğum yeni bir teknik. Ameliyatı geciktirebilmek için. | Open Subtitles | إنها تقنية جديدة سمعت بها من أرض المعارك و ستعني إمكانية تأخير الجراحة |