| Bir adam ve kadın, spor Arabaları yolun dışına kayarak, hayatlarını kaybettiler. | Open Subtitles | رجل و امرأة لقوا حتفهم في الصباح الباكر... . عندما انزلقت سيارتهما... |
| Arabaları yoldan çıkıp takla atmış. | Open Subtitles | شرقا عبر الطريق 7 حوالي منتصف الليل يبدو ان سيارتهما خرجت عن الطريق |
| Bir silah sesi duydum, pencereden dışarı baktım ve o iki çocuğun koşarak dışarı çıkıp, arabalarına atladığını, ve lastikleri patinajdan duman çıkararak, kaldırıma çıkıp, deliler gibi gazladıklarını gördüm. | Open Subtitles | سمعت طلق ناري فنظرت من النافذة فرأيت فتيان يركضان ويركبان سيارتهما ثم إنطلقا كالمجانين، وكانت الإطارات تترنح ثم إرتفعا عن الرصيف |
| Kendi arabalarını almak yerine Torrio'nun daha büyük olan arabasını alırlar. | Open Subtitles | و بدلا من أخذ سيارتهما كانت سيارة توريو كبيرة فقفزا فيها و انطلقا |
| Çatışmada vurulmuş iki ajanımız var. Araçları kayıp. | Open Subtitles | هناك عميلان ميتين، مرميان بالرصاص سيارتهما مفقودة |
| Arabalarının arka koltuğundaki bir koku, vampiri cezbetmiş. | Open Subtitles | لقد إنجذب إليهما، بسبب شيء ما شمّ رائحته علي مقعد سيارتهما الخلفى. |
| 2 yıl önce, cinayetler durduktan bir gün sonra bekar bir baba ve 15 yaşındaki esmer kızı arabalarında ölü bulundu. | Open Subtitles | قبل عامين، بعد يوم من توقف تلك الجرائم وجد أب عازب وابنته سمراء الشعر وعمرها 15 عاماً مقتولين في سيارتهما |
| Elinde silah bile olsa iki kişiyi kendi arabalarıyla kaçırmak büyük beceri ister. | Open Subtitles | حسنا,يتطلب الأمر الكثير من المهارة لإجبار زوجين داخل سيارتهما حتى بوجود مسدس |
| Arabaları, önceki gece, buranın 15 kilometre kuzeyinde yol kenarında terk edilmiş bulundu. | Open Subtitles | تمّ العثور على سيارتهما بالليلة الماضية مهجورة على جانب الطريق على بُعد عشرة أميال شمالاً من هنا |
| Arabaları bozulmuş ve bir tamirhaneye çekmek zorunda kalmışlar. | Open Subtitles | قد تعطلت سيارتهما ولديهم مرآب |
| - Ne oldu? - Zombiler, indirdim onları. Görünürde yoklar ama Arabaları hala burada. | Open Subtitles | (بلاك)، (برومرز)، لقد تعقبتهما، لقد أختفيا ولكن لاتزال سيارتهما هنا |
| - Avareler vardı, icaplarına baktım. Ortada yoklar ama Arabaları hâlâ burada. | Open Subtitles | (بروميرز)، لقد تعقبتهما، لقد أختفيا ولكن لا تزال سيارتهما هنا |
| Arabaları havaya uçurulmuştu... | Open Subtitles | تم تفجير سيارتهما... |
| İşte Arabaları. | Open Subtitles | تلك سيارتهما |
| Modine ve sevgilisi şuradaki arabalarına doğru yürüyorlarmış. | Open Subtitles | (مودين) وصديقته يسيران باتجاه سيارتهما المتوقفه هناك |
| Sonra arabalarına bindiler ve gittiler. | Open Subtitles | بعد ذلك دخلا سيارتهما و غادرا |
| O yalnızca arabalarını çalmaya çalışıyordu, ...ama onu yakaladılar, ve kar maskesini çıkardılar, ...bu nedenle o da onları öldürmek zorunda kaldı. | Open Subtitles | لقد كان يحاول فقط سرقة سيارتهما لكنهما قاومتاه و نزعتا عنه قناعه وهذا السبب الذي جعله يقتلهما |
| "Bu film arabalarını tepenin üstüne süren... iki zorlu kadının kutlamasıdır." Aksiyon sayılır. | Open Subtitles | "اللتان تقودان سيارتهما على منحدر فيلم حركة |
| Araçları yol kenarında terk edilmiş vaziyette bulunmuş. | Open Subtitles | سيارتهما وجدت مهجورة قرب العربة، لذا... |
| Ama kamyonetinizi Arabalarının üstüne sürdünüz. | Open Subtitles | لكنك قدت شاحنتك تجاه سيارتهما |
| Ücra bir yerde arabalarında bulundular. | Open Subtitles | وجدى على متن سيارتهما في منطقة معزولة |
| Gençlerin arabalarıyla sevişme alanlarında takıldığı korku filmlerini sevdiğimi biliyorsunuz. | Open Subtitles | أنا أحب الأفلام ذات النوع من القصص عندما يكون هناك ثنائي شاب مشغولين داخل سيارتهما على حافة التلة |