| Gemi acil durum bayrağı çekmiş bay Denton. Neyimiz varsa onlarla paylaşacağız. | Open Subtitles | بهذا العلم للنجدة, سنتقاسم ما لدينا يا سيد دينتون |
| bay Denton'un nöbet değişim gemisi için hazırlık yapıyorum. | Open Subtitles | انني احتفظ بهذا, لأجل سفينة سيد دينتون عندما تصل |
| Evet, değil. Ama herkesin yapabileceği sıradan bir iş de değil, bay Denton. | Open Subtitles | انها ليست كأى وظيفة يا سيد دينتون |
| bay Denton! Bırakın onu. Acilen buraya gelin. | Open Subtitles | سيد دينتون , القي هذا فلتأتي في الحال |
| Ve şimdi bay Denton... Galiba artık kendini toparladın ve biraz egzersize hazırsın. | Open Subtitles | و الآن يا سيد دينتون ربما تشعر بتحسن |
| bay Denton... Buraya gelin. | Open Subtitles | سيد دينتون تعال إلى هنا |
| bay Denton, Bay Jennings'e yalan söylemiş. Onu boş ver. | Open Subtitles | سيد (دينتون) جعل من السيد (جينينجز) أحمق |
| Şu andan itibaren hepinizin bay Denton'un uşakmış gibi davranarak bizimle oyun oynadığından haberdar olduğunu varsayıyorum. | Open Subtitles | أفترض أنك على معرفة تامة بأن سيد (دينتون) قام بخدعة علينا بتظاهره كخادم خاص |
| Ve sanırım bay Denton'u kendisini giydirmesi için yalnız bırakabiliriz. | Open Subtitles | أعتقد أننا نستطيع ترك سيد (دينتون) ليغير ملابسه بنفسه |
| George, sıcak kahveyi kucağına dökerek bay Denton'dan intikamını aldı. | Open Subtitles | (جورج) إنتقم من سيد (دينتون) قهوة ساخنة في حضنه |
| Ben gemiler yönettim, bay Denton... | Open Subtitles | لقد كانت لدي سفن ,يا سيد (دينتون) |
| - Açıklamanıza gerek yok, bay Denton. | Open Subtitles | لا ضرورة لأي شرح يا سيد (دينتون) |
| bay Denton size fazladan birkaç soru daha sormamız lazım. | Open Subtitles | سيد (دينتون) نريد أن نسألك بعض الأسئلة |
| bay Denton! | Open Subtitles | سيد (دينتون) لقد أشرت .. |
| Zavallı bay Denton. | Open Subtitles | -مسكين سيد (دينتون ) |