| bacaklarımı niye oynatamadığımı anlamamıştım. | Open Subtitles | أنا لَمْ أَفْهمْ بإِنَّني لا أَستطيعُ أَنْ أُحرّكَ سيقانَي. |
| Ve eğer çabucak bitirirsen, bacaklarımı traş etmene izin vereceğim. | Open Subtitles | وإذا تَستعجلُ وتَنهي، أنا سَأَتْركُك تَحْلقُ سيقانَي. |
| bacaklarımı aynen geri vermekten çok daha fazlasını yaptılar. | Open Subtitles | تَعْرفُ، هم عَمِلوا أكثر بكثيرَ مِنْ ببساطة أعدْني سيقانَي. |
| Birisi bacaklarımı tutsun. | Open Subtitles | إحملْ سيقانَي! شخص ما، يَحْملُ سيقانَي! |
| bacaklarımı traş ettiğime inanamıyorum. | Open Subtitles | لا تُعتقدْ حَلقتُ سيقانَي. |
| bacaklarımı çalıştıracağım. | Open Subtitles | - لَكنَّنا خارج. سَأَشْدُّ سيقانَي. |
| Büyücü kadın keskin bir cam parçasıyla klitorisimi keserken... annem üstüme oturup bacaklarımı tutmak zorunda kalmış. | Open Subtitles | أمّي كان لا بُدَّ أنْ تَجْلسَ عليني ويَحْملُ سيقانَي تَفْتحُ... بينما الساحرة قطّعتْ مِنْ بظرِي مَع a قطعة زجاج حادّة. |
| O halde bacaklarımı kes. | Open Subtitles | .إذن إقطعى سيقانَي |
| bacaklarımı tutun. | Open Subtitles | Whoo! إحملْ سيقانَي! |