| Ben oraya varana kadar Trot Simic'e Will ağzıdan hava veriyordu ama bariz şekilde bunun için çok geçti. | Open Subtitles | في الوقت الذي وصلت به إلى هناك, تروت سيميك يعطي ويل تنفسا ًإصطناعياً لكن يمكنك القول أنه بعد فوات الأوان |
| Sadece Trot Simic'i gözaltına almaya odaklanın, buradaysa. | Open Subtitles | فقط ركز على إقتياد تروت سيميك إلى السجن لو كان هنا |
| Hugh Simic, Emeklilik Fonu yöneticisi. | Open Subtitles | هذا هو هيوج سيميك مدير صندوق التقاعد. |
| NCIS Siber Operasyonlar Bölümü Bradley Simek'in görüşme kayıtlarından bir terör örgütüne ulaştı. | Open Subtitles | لقد قامت خدمة التحقيقات الجنائية البحرية بتتبع إتصالات سيميك إلى خلية إرهابية مُحددة تُدعى : |
| Bu şifreli mesajı Brad Simek'in bilgisayarındaki şarkılardan çıkardık. | Open Subtitles | إنها رسالة مُسجلة قد سحبناها من الموسيقى الموجودة على حاسوب براد سيميك |
| NCIS Siber Operasyonlar Bölümü Bradley Simek'in Çağrı denilen bir terör örgütüyle iletişimde olduğunu belirledi. | Open Subtitles | " قُمنا بتتبع إتصالات " برادلى سيميك إلى إتصال إرهابى مُحدد ، الدعوة |
| Terfi Trot Simic'in olmalıydı. | Open Subtitles | الترقية كانت يجب أن تذهب لـ تروت سيميك |
| Trot Simic. Peki. | Open Subtitles | تروت سيميك , حسنا |
| - Trot Simic. - Evet. | Open Subtitles | تروت سيميك - أجل - |
| Trot Simic. | Open Subtitles | ترات سيميك |
| Hevesli427'nin gerçek adı Bradley Simek. | Open Subtitles | " هيلبينت 427 هو " برادلى سيميك |