| Frasier, ne diyeceğini biliyorum.. | Open Subtitles | أوه، فرايزر، أَعْرفُ بأَنْك سَتَقُولُ. بأنّني حاولتُ أفضلي. |
| - Lütfen Roz. Ne diyeceğini biliyorum. | Open Subtitles | روز، روز، رجاءً، أَعْرفُ ما أنت سَتَقُولُ. |
| Sanırım ne diyeceğini anladım. | Open Subtitles | حسناً، يَستمعُ، أعتقد أَعْرفُ بأَنْك سَتَقُولُ. |
| Bir sonraki şehirde, başkalarına bunu mu diyeceksin? | Open Subtitles | بأنّ ما أنت سَتَقُولُ في البلدةِ القادمةِ مَع شخص آخر؟ |
| bugün beni gördüğünde yüzlerce kez seni seviyorum diyeceksin. | Open Subtitles | أنت سَتَقُولُ ' احبُّك ' مائة مرة إذا رأيتني اليوم. |
| Gerçekten bizimle birlikte küçük bir yok etme büyüsü söyleyeceğini mi sanıyorsun? | Open Subtitles | تَعتقدُ حقاً بأنّها سَتَقُولُ a نوبة صَغيرة مَعنا لقَهْره؟ |
| Ne diyeceğini anladım. | Open Subtitles | أَعْرفُ ما أنت سَتَقُولُ. |
| Ne diyeceğini biliyorum. | Open Subtitles | أَعْرفُ ما أنت سَتَقُولُ. |
| - Özür dilerim diyeceksin. - Tamam. | Open Subtitles | أنت سَتَقُولُ لها آسف . |