| Ama doğru olduğunu bildiğin tek bir şey varsa bile ona sımsıkı sarılırsın. | Open Subtitles | لكن إن كنت تملك شيئاً شيئاً واحداً و أنت متيقنٌ منه فتتمسك به |
| Ve bu da bir şeyler bulurlarsa olur... editörün önemli gördüğü bir şey. | Open Subtitles | في الصَحيفَة المَحليَّة و هذا فقَط إذا ما كانوا حَقَقوا شيئاً شيئاً يَعتَقدُ المُحَرِر أنهُ مُهِم |
| Tamam, belki azizler yok ama bir şey olduğuna inanıyorum. Büyük bir şey. | Open Subtitles | ربما يحصل لنا شيئاً شيئاً كبيراً , لا اعلم |
| Eğer seks yeterli gelmiyorsa, o zaman bir şey bulman lazım, gerçek bir şey. | Open Subtitles | تعرف ان كان الجنس لا يكفي .. عندئذ انت فقط .. عليك ان تجد شيئاً شيئاً حقيقياً |
| Küçük performanslar sergileyenlerin yanından geçerken, birşey dikkatimi çekti garip bir şey muhteşem birşey. | Open Subtitles | كنا نمر بجوار خيم العروض الجانبية حين لاحظت شيئاً شيئاً غريباً. شيئاً مدهشاً |
| Düşünmüştüm ki... Sende bir şey görmüştüm, iyi bir şey. | Open Subtitles | وقد ظننتُ أنّي رأيت فيك شيئاً شيئاً طيّباً |
| Sana hemen çok önemli bir şey göstermeliyim. | Open Subtitles | أريدُ أنْ اريكَ شيئاً شيئاً ما في غاية الأهمية |
| Hayatım boyunca, böyle bir şey yapmak istedim açık ve samimi bir şey. | Open Subtitles | طيلة حياتي أردت أن أفعل شيئاً... شيئاً واضحاً |
| Neden? Uyuşturucularda başka bir şey vardı. | Open Subtitles | ...لقد كان هناك شيئاً .شيئاً آخر مع المخدرات... |
| Eğer biri hakkında onun bilmeni istemediği bir şey öğrensen ona söyler miydin? | Open Subtitles | إن عرفت شيئاً... شيئاً لم يشأ شخص أن تعرفيه... عنه، هل تخبرينه بذلك ؟ |
| Senden bir şey yapmanı istiyorum. Büyük bir şey. | Open Subtitles | أريد أن تفعل شيئاً شيئاً عظيماً |
| Tapınaktaki insanlar ona bir şey olduğunu söyledi. | Open Subtitles | الناس في المعبد قالوا أنّ شيئاً... . شيئاً ما قد أصابها |
| - bir şey yapmış olmalısın, bir şey olmuş. | Open Subtitles | .لابُد إنك فعلت شيئاً .شيئاً ما قد حدث |
| Hala önemli bir şey yapmak istiyordum. | Open Subtitles | ما زلت أريد فعل شيئاً شيئاً يهم |
| İşte öyle bir şey yaz ama biraz daha uzun olsun. | Open Subtitles | تعلم، شيئاً... شيئاً مثل هذا لكن، ربما أطول من هذا |
| Davalarıyla ilgili konuşmuşsa, o zaman psikoloğu bir şey biliyor olabilir. | Open Subtitles | لو أنه تحدث عن قضاياه ...فلعلها تعرف شيئاً شيئاً... |
| Sana aşk hakkında bir şey diyeyim. | Open Subtitles | دعـني أُخبرك شيئاً شيئاً صغيراً عن الحب يا (دينيس). |
| bir şey demedim... | Open Subtitles | لم أقل شيئاً شيئاً فيه |
| İçinde birşey görüyorum, iyi bir şey. | Open Subtitles | أرى فيك شيئاً شيئاً جيداً |
| bir şey buldum. Biraz sinir bozucu. | Open Subtitles | وقد وجدت شيئاً. شيئاً مهيناً. |