| Daha küçükken tahammül ettiğimiz hukuksuzluklar şeytani boyutlara ulaştı. | Open Subtitles | تغاضينا عن الفوضى حتّى تحوّلت إلى كيان شيطانيّ. |
| Sen şeytani ama aynı zamanda hayırsever bir kukla ustasısın. | Open Subtitles | أنتَ بمثابة مخادع شيطانيّ ومع ذلك محباً للخير |
| şeytani boyutlara varana kadar ülkede hukuksuzluğa hoşgörü gösterdik. | Open Subtitles | تغاضينا عن الفوضى حتّى تحوّلت إلى كيان شيطانيّ. |
| Kötü, şeytani subdural hematom. Hayır. | Open Subtitles | ورم دمويّ شيطانيّ شرير تحت الجافية |
| O evde şeytani bir varlık var. | Open Subtitles | ثمّة حضور شيطانيّ في ذلك البيت. |