| Sadece ben, adı Fry olan bir işçi, ve dostum... | Open Subtitles | كان هناك فقط نفسي، زميل سمى صغار السمك وصديقي |
| Fry bana bir yangın söndürücü verdi ve ben alevlere doğru koştum. | Open Subtitles | صغار السمك سلمتني مطفأة، وأنا بدأت بالركض نحو النار. |
| Fry adındaki adam California'da para içinde yüzüyor bizse buraya sürüklendik, sen ve ben. | Open Subtitles | أي يدور مسمى قطرات صغار السمك محفظة في كاليفورنيا، ونحن نصفي هنا، أنت وأنا. |
| Fry adındaki işçiyi getir. | Open Subtitles | إعثر على زميل مسماة صغار السمك. |
| Yavru balıklar büyüyor. | Open Subtitles | صغار السمك ينمون |
| Yangın söndürücüyle ilgili Fry'la konuşmamışlar mı? | Open Subtitles | ما تكلموا مع صغار السمك حول المطفأة؟ |
| Belki oraya da sürükleniriz, Fry'ı da bir buzulun üstünde yakalarız! Fry. | Open Subtitles | نحن قد نصفي هناك أيضا، مطاردة صغار السمك على جليد! |
| Bana Fry'ı gönderin. | Open Subtitles | يطلب صغار السمك. |
| Fry tam orada bizimleydi, eminim! Neden? | Open Subtitles | صغار السمك كانت هناك معنا، أنا متأكد! |
| Fry ailesiyle tanışın. | Open Subtitles | تقديم عائلة صغار السمك... |
| Evet, Fry. | Open Subtitles | صغار السمك. |
| Fry. | Open Subtitles | صغار السمك. |
| Yavru balıklar hızla büyüyor. | Open Subtitles | إن صغار السمك تنمو بسرعة |