| Treylere binmelisin, bebeğim. evlat! Daha büyük bir treyler ister misin? | Open Subtitles | إستقل المقطورة يا عزيزى , يا صغيرى هل تريد مقطورة أكبر؟ |
| Sen akıllı bir çocuksun bebeğim. Sence zayıf yönleri nedir? | Open Subtitles | أنت ذكى يا صغيرى ما هى نقطة ضعفهم فى رأيك؟ |
| - Amerika'nın sporu bebek. Futbol. - Futboldan nefret ederim. | Open Subtitles | رياضه كرة القدم الامريكية يا صغيرى إنى أكره كرة القدم |
| Üzgünüm evlat. Elimde bir tane var ve başkasına söz verdim. | Open Subtitles | اسف يا صغيرى, انها الوحيدة لدىّ, وقد وعدت بها احد ما |
| Selam, ufaklık. Filmi izlerken uykuya mı daldın? | Open Subtitles | مرحبا، يا صغيرى أأستسلمت للنوم بينما تشاهد التلفاز؟ |
| Mutlu yıllar, sevgili Jumbo Junior | Open Subtitles | عيد ميلاد سعيد يا صغيرى جامبو |
| Üzgünüm, tatlım, ama biliyorsun ki oyuncaklar sonsuza kadar dayanmaz. | Open Subtitles | اسفة يا صغيرى لكنك تعلم ان الدمى لا تدوم للابد |
| Hey, oğlum, sakin ol. Tamam. Tamam. | Open Subtitles | اهدأ يا صغيرى سوف يكون كل شئ على ما يرام |
| bebeğim, sence şu anda, Dünyanın bir yerlerinde... aynı şeyleri yapan kimseler var mıdır? | Open Subtitles | صغيرى هل تعتقد أنه من الممكن أن شخص آخر في العالم يفعل نفس الشىء فى نفس اللحظة ؟ |
| - bebeğim, gel buraya. Anneyi öp. - Siktir ol. | Open Subtitles | ـ صغيرى تعال وأعط ماما قبله ـ عليك اللعنه |
| bebeğim, doğayı fethetmeye hazır mısın? | Open Subtitles | مرحباً يا صغيرى ، هل أنت مستعد للقيام بتلك الرحلة العظيمة خارج المنزل ؟ |
| Justin! Justin, annenle baban burada bebeğim. | Open Subtitles | جاستن , جاستن لقد وصل والدك ووالدتك يا صغيرى |
| Biz böyle şeyler yapıyoruz bebeğim, sen ve ben, değil mi? | Open Subtitles | لقد فعلنا أشياء أنا و أنت يا صغيرى , صحيح؟ |
| Selam bebeğim. İçeri girmeme izin ver bakalım. | Open Subtitles | مرحبا يا صغيرى هيا دعنى أدخل هيا |
| İşte yine olumsuzluk! Biraz inançlı ol bebek. | Open Subtitles | هكذا , تشاؤم أكثر تحلى بالقليل من الإيمان , يا صغيرى |
| Adamlar takımın belkemiği. Kazandırırlar bebek. | Open Subtitles | فهؤلاء الاشخاص لحمك وشرائح البطاطس خاصتك إنهم غطاؤك اللعين يا صغيرى |
| Benim genç Matthew'um. İlham bir bebek gibidir. | Open Subtitles | يا صغيرى ماثيو الأبداع . مثل الطفل |
| - Oyuncaklarla oynama, evlat. - Benim adım evlat değil. - Dexter, kes şunu. | Open Subtitles | ـ لا تلعب بهذه الأشياء يا صغيرى ـ أنا لست ضغيرك |
| Tanrı'nın böyle bir şey yapacağını hiç sanmıyorum, ufaklık. | Open Subtitles | لا أعتقد أن الرب سيفعل شيئاً من هذا القبيل يا صغيرى |
| - Junior, sensin. | Open Subtitles | إنه أنت يا صغيرى |
| - Ölümden döndüğünü biliyor musun? tatlım, bizi çok endişelendirdin. | Open Subtitles | لقد كدت ان تقتل فى هذه المغامره صغيرى لقد قلقنا عليك كثيرا |
| oğlum nasıl bakalım? İyi anlaşıyor musunuz, tatlım? | Open Subtitles | كيف حالك يا صغيرى هل تعايشت مع وضعك |
| Bu lezzetli somonu Tom'a verecektim ama sen de alabilirsin, Küçük dostum. | Open Subtitles | كنت ساعطى هذا السلمون اللذيذ الى توم و لكن من الافضل ان تاخذه بدلاً منه يا صغيرى |
| Ve sen... seni buldum, kışımın harika çocuğu, benim minik yavrum! | Open Subtitles | وانت , انا اقابلك الآن, ابنى الرائع ابن الشتاء, صغيرى الجميل |