| dünyada her saniyede 44 Yıldırım oluşmaktadır. | TED | هنالك 44 صواعق رعدية في الثانية الواحدة حول العالم. |
| Tatlım, tatlım, yüzü bir film yıldızını andıran vücudu sanki Yıldırım fırlatıyormuşçasına güzel bir doktor o. | Open Subtitles | حبيبتي، حبيبتي، إنّه طبيب له وجه مثل نجوم السينما، وجسم يجب أنْ يُرمي صواعق من سحابة. |
| Bilmiyorum. Belki bir Yıldırım iletkeni ya da... Dalekenium! | Open Subtitles | لا أدري, ربما كمانعة صواعق, أو |
| Pierce'ın evrensel sosyal kusurları onu günah keçisi ve paratoner yapıyordu. | Open Subtitles | التي جعلت منه كبش فداء أو مانعة صواعق. |
| - Şok tabancalarımız var. | Open Subtitles | لدينا صواعق |
| Çatıya bir Şimşek çubuğu koyduk ve onu şu kanal kablosuna bağladık. | Open Subtitles | وضعنا مانعة صواعق على السطح وأوصلناها بذلك الكابل الكهربائي. |
| Barikatlarda ağaçlar devrilmişti ve yıldırımlar ve şimşekler şehrin üstünde alçaktan görünüyordu ve... | Open Subtitles | تم قطع الأشجار على الحواجز، وظهور صواعق وبرق على مستوى .. منخفض فوق البلدة و بدأت |
| Peki, eğer k indeksinde sıçrama daha fazla Yıldırım demekse, | Open Subtitles | (حسنٌ، إذا ارتفع مؤشر (كيه فهذا يعني زيادة في صواعق البرق |
| Daha çok Yıldırım. | Open Subtitles | المزيد من صواعق البرق. |
| Olamaz. Bu Yıldırım sopasına benziyor. | Open Subtitles | يا رجل هذا الشيئ كجاذب صواعق |
| - Yıldırım olduğu sürece. | Open Subtitles | -ما دامت توجد صواعق . |
| Yıldırım yok. | Open Subtitles | بلا صواعق! |
| Yıldırım yok. | Open Subtitles | , بلا صواعق! |
| Sadece bir paratoner alamaz mıyız? | Open Subtitles | -ألا يمكننا شراء مانعة صواعق فحسب؟ |
| - Şok tabancalarımız var. | Open Subtitles | لدينا صواعق |
| Şimşek yaptıramazsın. | Open Subtitles | لا يمكنك وشم صواعق برقية |
| yıldırımlar durup dururken düşmez. | Open Subtitles | صواعق البرق لا تحدث و حسب |