| Her ne ise, insanın bildiklerinin sınırları içinde olduğu kesin. | Open Subtitles | مهمـا كـان، فهوَ جيّد ضمن حدود التجربة الإنسـانية |
| Babasının koruması altında çiftliğin sınırları içinde, | Open Subtitles | ضمن حدود المزرعةِ تحت حماية أبيها كاثرين |
| CIA, bu ülke sınırları içinde bir sürü terörist hücresini yöneten bir adamın herhangi bir şeyi yönetmesine nasıl izin verir? | Open Subtitles | كيف تركت وكالة المخابرات المركزية ذلك الرجل، الذي أدار ما يبلغ خلية إرهابية ضمن حدود هذه البلاد، أيّ شئ مرة؟ |
| - Peki, peki, peki. Mâkul olmasa bile.. | Open Subtitles | - موافقة، بخير، موافقة، لَيسَ ضمن حدود المعقول. |
| Ve hatta, ürünün şekil manipulasyonuna bile belli sınırlar içinde dahil olabilirsiniz. | TED | و ايضا يمكنك الاشتراك في التلاعب بشكل المنتج ولكن ضمن حدود آمنة. |
| Tabii daha önceden suç işlemiş biri değilseniz yasaların sınırları içerisinde davranmanız sizin için en iyisi olur. | Open Subtitles | لكن إن لم تكن متّهم مُدان، يفضّل نصحك بحمل سلاحك ضمن حدود القانون. |
| ..fakat her zaman hukuk sınırları içinde kalırız. | Open Subtitles | ولكننا نبقى دائماً ضمن حدود القانون |
| Oldu. Bant sıkışması normal çalışma sınırları içinde. | Open Subtitles | شريط لاصق ضمن حدود العمليات |
| Edep sınırları içinde. | Open Subtitles | ضمن حدود النزاهة |
| New Bern sınırları içinde Salı'da beri 12. | Open Subtitles | إثنى عشر حالة ضمن حدود (نيو برن) منذ الثلاثاء |
| Hey, Mac! Çok miktarda mikrodalga enerjisi var ama hepsi de güvenlik sınırları içinde. -Evet. | Open Subtitles | يا (ماك) , ثمّة العديد من موجات الميكرويف لكنها ضمن حدود المستويات الآمنة |
| Kanun sınırları içinde iş yapıyorlar. | Open Subtitles | -ما الذي يفعلونه؟ -هم؟ إنّهم يعملون ضمن حدود القانون . |
| Kanun sınırları içinde iş yapıyorlar. | Open Subtitles | إنّهم يعملون ضمن حدود القانون . |
| "Ama Amelia pes etmedi tımarhane sınırları içinde icatları üzerinde çalışmaya devam etti." | Open Subtitles | لكنّ (آميليا) لم تستسلم أبداً مواصلة العمل كمخترعة ضمن حدود المصحّة |
| Yani Paul'den evlilik sınırları içinde ihtiyaçlarımı gidermesini mi isteyeyim? | Open Subtitles | تقصدين مثل سؤال (بول) لاستيعاب أحتياجاتي ضمن حدود الزواج؟ |
| Wayne malikanesi şehir sınırları içinde mi? | Open Subtitles | هل منزل (وين) ضمن حدود المدينة؟ |
| Efendiler, Delaney'nin Londra şehir sınırları içinde Majesteleri Kralın ölümünü planlayan Kraliyetin düşmanına barut temin ettiği konusunda ifade vermeye istekli iki şahidimiz var. | Open Subtitles | أيها السادة، لدينا إثنان من الشهود علي إستعداد للإدلاء بشهادة أن ديلايني) أعطي البارود) لأعداء التاج الملكي (ضمن حدود مدينة (لندن |
| sınırları içinde sizin semt olan Tam bütün bir kiralık çok hasta insanlar, | Open Subtitles | ضمن حدود مركزك |
| Mâkul olmak kaydıyla. | Open Subtitles | ضمن حدود المعقول. |
| Doğal seçilim, popülasyon ve türleri kabaca tanımlı sınırlar içinde tutuyor. | TED | عادةً ما يُبقي الانتقاء الطبيعي على السكان والفصائل ضمن حدود معينة. |
| Teorik olarak sözünü ettiğin bu takip işi gerçek olsaydı tamamen yasanın sınırları içerisinde olurdu. | Open Subtitles | نظرياً، تلك التعقبات التي أحببت أن تُشير إليّها جميعها ضمن حدود القانون |