| Makine yollarımızı ayırmadan önce sana bir şey söylememi istedi. | Open Subtitles | لكن الآلة طلبت مني أن أخبرك شيئا قبل أن نفترق |
| Sana onu geri vermemi ve bir daha onu asla aramamanı söylememi istedi. | Open Subtitles | لقد طلبت مني أن أعيدهم لك وأن أخبرك أن لا تتصل بها مجددًا |
| Bovling topunu ağabeyime fırlattığım ve ondan sektiği kurgusal bir öyküyle onu güldürdükten sonra benden kendi oyunculuk ajansına katılmamı istedi. | TED | وبعد أن أضحكتها بقصتي المتخيلة، عن كيف ألقي على أخي الكرة وترتد، طلبت مني أن أنضم إلى قسمها في التمثيل. |
| Her nedense, geceyarısına kadar beklememi istemiştin. | Open Subtitles | لسبب ما طلبت مني أن ننتظر حتى .منتصف الليل |
| Buradaki ilk günümde dizlerimin üstüne çöküp, ağlamamı istedin benden. | Open Subtitles | فمنذ اليوم الأولي لي هنا طلبت مني أن أنحني وأنتحب |
| — tanrım! O sabah birkaç test yaptırmak için ayrılmıştı. Eve dönene kadar Duke'e bakmamı istemişti. | Open Subtitles | غادرت صباحاً، ذهبت لتقوم بفحوصات طلبت مني أن أنتبه لـ دوك بينما تعود |
| Bana istediğin zaman geri dönebiliriz demiştin. Artık geri dönmeye hazırım. | Open Subtitles | طلبت مني أن اقول لك متى اكون جاهزة للعودة وأنا جاهزة |
| Bildiğinden emin olmamı istedi. | TED | فلقد طلبت مني أن أتأكد بانك على علم بها. |
| Farz et ki benden seni aşağıya indirmemi istedi. | Open Subtitles | افرضأنهاطلبتمنك أنتنزل ، افرض أنها طلبت مني أن أنزلك |
| Kirayı ödemezsen, yarın sabah eşyalarını kapının önüne koyacağını söylememi istedi. | Open Subtitles | بالمناسبة، لقد طلبت مني أن أبلغك بأن تحزم حقائبك وترحل في الصباح |
| Sonra benden, davadan vazgeçmemi istedi. | Open Subtitles | ثم طلبت مني أن أترك تلك الحركة التي أنتمي اليها |
| Maris dönerken eczaneye uğramamı istedi. | Open Subtitles | حسنا ' ماريس طلبت مني أن أتوقف على الصيدليه لأشتري أدويه لاحقا, |
| Annen benden gidip onları ziyaret etmeni istedi. | Open Subtitles | والدتك طلبت مني أن أخبرك أن تأتي لزيارتهم |
| Evet ama benden gitmemi istedi ve buna saygı duymalıyım. | Open Subtitles | نعم أحب أمكم كثيرا ولكنها طلبت مني أن أغادر و أن يجب أن أحترم موقفها بشان هذه المسألة |
| Benden senin numaranı istedi. | Open Subtitles | في الواقع ، لقد طلبت مني أن أعطيكي رقمها.. |
| Ama benden işlere yardım etmemi ve Japonya'ya gelmemi istedi. | Open Subtitles | والتي طلبت مني أن أمثل مبيعاتها وأنتقل إلى اليابان |
| Paige sınıflar arasında küçük bir araştırma yapmak istedi. | Open Subtitles | بايدج طلبت مني أن أقوم . بالقليل من البحث بين الصفوف |
| İlişkimizin nereye gittiğini düşünmemi istemiştin. | Open Subtitles | لقد طلبت مني أن أفكر في مستقبل العلاقة بيننا, و قد قمت بذلك |
| Deli gibi davrandığında sana haber vermemi istemiştin, hatırladın mı? | Open Subtitles | أتذكرين عندما طلبت مني أن أخبرك عندما تتصرفين بجنون؟ |
| Her şeyi almamamı istedin ve ben de buna saygı gösterdim. | Open Subtitles | طلبت مني أن لا آخد كل شيء منك وأنا أحترم ذلك. |
| Çiçeklerini sulamamı ve postalarını toplamamı istemişti. İyi görünüyorsun. | Open Subtitles | لقد طلبت مني أن أروي نباتاتها وأحضر البريد تبدين جيدة |
| Bana gözyaşları içinde gelip yardımımı istediğin zaman, bunun hafife alınmayacak bir konu olduğunu kavradım. | Open Subtitles | عندما جئت لي باكياً و طلبت مني أن أتدخل بالأمر أدركت حينها انها هذه ليست بالمسألة تافه |
| Baskın çıkmamı söyledin. Ben de hırslanıyorum. | Open Subtitles | طلبت مني أن أقلب الطاولة عليه وأنا الآن أظهر الغضب |
| - Evet benden bir iyilik istedin.. Sonra amcam Murray sana bir çek yazdı. | Open Subtitles | اه نعم تذكرت ، عندما جئت لي و طلبت مني أن أسدي لك معروفا عندئذا عمي ماري أعطاك شيكا |