| Karabasan yalnızca ışık yokuluğunda ortaya çıkıyor. Bu yüzden geçen sefer kaçtı. | Open Subtitles | لا يظهر الشبح إلّا بعد غياب الضوء لهذا هرب عند ظهوره الأوّل |
| Bak, daha bu şey ortaya çıkmadan önce bu virüs hakkında çalıştığını biliyorum. | Open Subtitles | أعرف أنك كنت تدرس هذا الفيروس حتى قبل ظهوره |
| Bu misafirin ortaya çıkmasından ötürü teslimatı şimdilik askıya alıyorum. | Open Subtitles | على أي حال، في ضوء ظهوره المفاجىء إني أوقف تسليم القصبات للوقت الراهن |
| Pekala, Geldiği saniye mesajımı almasını sağla. | Open Subtitles | حسنا , تأكد بأن تصله الرساله لحظة ظهوره |
| Geldiği anda beni ara. | Open Subtitles | واتصلِ بى بمجرد ظهوره |
| - Her sabah masana gelmesi. | Open Subtitles | طريقة ظهوره في مكتبك في كل صباح |
| - Her sabah masana gelmesi. | Open Subtitles | طريقة ظهوره في مكتبك في كل صباح |
| Her neyse, katil ekran tarafından kazara ortaya çıktı. | Open Subtitles | أياً كان هذا الشيء، ظهور شاشة القتل أدى إلى ظهوره بدون قصد. |
| Böyle tam vaktinde ortaya çıkmasını tuhaf buluyorum. | Open Subtitles | انا فقط اجد ظهوره غريبا فى لحظة مناسبة بهذا الشكل |
| Mesafe az olduğunda ışığın ulaşması daha az zaman alır ve Io beklenenden daha erken ortaya çıkar. | Open Subtitles | وعندما تكون المسافة قصيرة يستغرق الضوء في رحلته وقتاً أقل وتراه يظهر قبل الوقت الذي تتوقع فيه ظهوره |
| Birlikte olmaları ve sonunda birbirlerini oldukları gibi kabul edebilmeleri sanırım Robbie'nin tekrar ortaya çıkmasına engel olur. | Open Subtitles | بقائهما مع بعضهما و تقبلهما لأنفسهم كما هم أظن أن هذا سيساعد روبي على عدم ظهوره مره أخرى |
| Varlığı çok kısa bir süreliğine ortaya çıkmıştı ve neredeyse iz de bırakmamış. | Open Subtitles | ينكشف ظهوره للخصم خلال .جزء من لّحظة، وبالكاد يخلّف آثرًا |
| Ancak sonra merak ettik de neden şimdiye kadar ortaya çıkmadı? | Open Subtitles | نحن اعتقدنا هذا أيضا مما جعلنا نتسائل , ماسبب ظهوره الآن من الأساس ؟ |
| Geldiği anda beni ara. | Open Subtitles | واتصلِ بى بمجرد ظهوره |
| Adamın biri beni kurtardı. Geldiği gibi hızlıca gözden kayboldu. | Open Subtitles | وأختفى بنفس سرعة ظهوره |
| O adamın buraya gelmesi, Nazir'in planı her neyse onun başladığının ve bu adamın da planın bir parçası olduğunun habercisi. | Open Subtitles | لكن ظهوره هنا يعني أن ما يخطّط له (نذير) سيحدث الآن وذلك الرجل جزء من الخطة |
| Pope'tan hemen sonra çikip gelmesi çok tuhaf. | Open Subtitles | انه لأمر غريب كيفية ظهوره على الجسر مباشرة بعد (بوب) |
| - Buraya gelmesi garip. | Open Subtitles | -من الغريب ظهوره هنا |