| O ana bağışçı ve Bu öğleden sonra onların bağış toplayıcısı olacakmış. | Open Subtitles | هي تُعد مُتبرعة رئيسية وسوف تحضر حفلة جمع التبرعات بعد ظهيرة اليوم |
| "Bu öğleden sonra yapacak çok işim var maalesef." | Open Subtitles | أخشى بأن لدي الكثير من الأشغال في ظهيرة اليوم. |
| Bu bayanın çok yardımcı olduğunu söyledi, o yüzden ofisini aradım ve Bu öğlen sana vakit ayırabileceğini söyledi. | Open Subtitles | لا أدري، قال إن تلك الطبيبة كانت مفيدة للغاية فاتصلت بعيادتها وقد حجزوا لك موعداً ظهيرة اليوم. |
| Bu öğlen kilisede bir tören iptal olmuş. | Open Subtitles | لديهم إلغاء حجز في الكنيسة بعد ظهيرة اليوم |
| Ancak, bugün öğlen itibariyle, Mobile'deki GreenWorld'te Scott McGreevy diye biri yok. | Open Subtitles | على أية حال عند ظهيرة اليوم لايوجد هنالك مساعد يدعى سكوت ماكغرافي في مهرجان العالم الأخظر في موبيل |
| Bizden o gün Öğleden sonra grevi sonlandırıp işe başlamamızı istediler. | Open Subtitles | كان رئيسنا فى العمل يريد أن نعود للعمل فى ظهيرة اليوم الثانى |
| Bu öğleden sonra Waldenbooks'ta kitabının imza gününü yapacak. | Open Subtitles | إنه يقيم حفل توقيع بمكتبة والدنبوكس ظهيرة اليوم. |
| Bu öğleden itibaren tüm mal varlığınızın mülkiyeti Federal Şerif Ofisi'ne geçmiştir. | Open Subtitles | بحلول ظهيرة اليوم يفترض من وحدة المارشال الامريكية ان تستولي على جميع اصولك |
| Satış resmiyet kazanır kazanmaz ki Bu öğleden sonra öyle olacak, satış hakkında konuşmakta özgürsünüz. | Open Subtitles | بما أن العقد صار رسمياً منذ ظهيرة اليوم فيمكنكم الحديث عنه الآن |
| Bu öğleden sonra işi istediğinden bile emin değildin. | Open Subtitles | ظهيرة اليوم لم تكوني متأكدة من أنك تريدينها , ولكنها الان حلمك الوظيفي ؟ |
| Efendim, Öğleden sonra Papa 9. | Open Subtitles | حسناً, سيدي, لقد تلقيت اتصالاً ظهيرة اليوم |
| 3 Ocak günü Öğleden sonra ormandaki eski mevzilerimize döndük. | Open Subtitles | في نهاية ما بعد ظهيرة اليوم الثالث من يناير عدنا الي مواقعنا القديمه في الغابه |
| Bu arada düğün Bu öğlen. | Open Subtitles | حسناً ، بشأن حفل الزفاف سنعقده بعد ظهيرة اليوم |
| Bu öğlen telefonla bir ambulans çağırdınız... | Open Subtitles | اتصلتِ طلباً للاسعاف ظهيرة اليوم. -هل هذا صحيح؟ |
| Bu öğlen itibariyle faiz dahil: | Open Subtitles | منذ ظهيرة اليوم, بما فيها الفائدة: |
| Telefonu bugün öğlen bulmuş. | Open Subtitles | قال إنه وجد الهاتف ظهيرة اليوم |
| Peki bu gün Öğleden sonra White Hart'ta kiminle konuşuyordu? | Open Subtitles | اذن ما كان ما سمعته يقول لها في ظهيرة اليوم في بيت "وايت هارت" ؟ |
| Bu öğlene kadar hiçbir şey hissetmemiştim. Sonra... | Open Subtitles | إنني لم أشعر تجاهها بأي شيء حتى ظهيرة اليوم... |
| Hayır. öğleden sonraki toplantıda tartılacağız. | Open Subtitles | لا، سوف أوزنُ نفسي في اجتماعنا ظهيرة اليوم |