| Aslında onu oradan çıkarabiliriz ama karısını bırakmıyor ve kadının bacağı arabanın altında kalmış. | Open Subtitles | كان من الممكن أن نخرجه، ولكنه لا يريد الذهاب بدون زوجته، وساقها عالقة تحت السيارة. |
| Şurada bir kadın kiriş altında kalmış. | Open Subtitles | يا أطباء لدينا امرأة هنا إنها عالقة تحت عامود |
| Enkaz altına sıkışmış. Nefes almakta zorlanıyor. | Open Subtitles | إنها عالقة تحت الحطام لديها صعوبة في التنفس |
| Bacağın direksiyonun altına sıkışmış. | Open Subtitles | قدمك عالقة تحت عامود القيادة |
| Çekici kamyonun altına sıkışmış bir kadın var. | Open Subtitles | لدي امرأة عالقة تحت شاحنة سحب ملعونة ! |
| Genç bir kızdı aslında ters dönmüş bir arabanın içinde sıkışmıştı. | Open Subtitles | كانت عالقة تحت سيارة مقلوبة |
| Genç bir kızdı aslında ters dönmüş bir arabanın içinde sıkışmıştı. | Open Subtitles | كانت عالقة تحت سيارة مقلوبة |