| Biz iyiyiz ama sanırım burada mahsur kaldık. | Open Subtitles | نحن بخير.. أعتقد أننا عالقين هنا. |
| Kötü haber, burada mahsur kaldık. | Open Subtitles | الخبر السيء , بأننا عالقين هنا |
| Ama Collier olmasaydı burada tıkılı kalmazdık. | Open Subtitles | ولكننا لن نكون عالقين هنا اذا لم يكن لكولير علاقة |
| Sen ve ben bunu yapmak için burada tıkılı kaldık. | Open Subtitles | - إذاً ها نحن ذا عالقين هنا! |
| Yardım gelene ya da o gidene kadar burada sıkışıp kaldık. | Open Subtitles | الآن، إننا عالقين هنا حتى .تأتي المساعدة أو يرحل |
| Biz de burada sıkışıp kalacağız. | Open Subtitles | وتجعلنا عالقين هنا ولا نعود الى بيتنا أبدا. |
| Yanılmaktan nefret eder, ...yani haklı çıkana kadar buraya tıkıldık kaldık. | Open Subtitles | سنبقى عالقين هنا الى أن يصبح محقا |
| Sanırım tüm gece burada mahsur kaldık. | Open Subtitles | اعتقد بأننا عالقين هنا طوال الليل. |
| Ya burada mahsur kaldıysak? | Open Subtitles | ماذا إذا كنا عالقين هنا ؟ |
| - Tanrım, burada mahsur kaldık. | Open Subtitles | رباه، نحن عالقين هنا |
| Şimdi dönersek Steve kazanır ve burada mahsur kalırız. | Open Subtitles | سيفوز (ستيف) ونحن سنبقى عالقين هنا |
| Yardım gelene ya da o gidene kadar burada sıkışıp kaldık. | Open Subtitles | الآن، إننا عالقين هنا حتى تأتي المساعدة أو يرحل. |
| Belki de sonsuza kadar burada sıkışıp kalmak zorunda değilizdir. | Open Subtitles | ربما لا داعي للبقاء عالقين هنا إلى الأبد |
| burada sıkışıp kalmamız güzel bir şey. Bu cevaptan tatmin oldum. | Open Subtitles | ياله من أمر جميل أن نكون عالقين هنا |
| Biz neredeyse yolu yarıladık ama onlar hala burada sıkışıp kalmışlar. | Open Subtitles | ...لقد تجاوزنا الاستراحه بالفعل وهم مازالو عالقين هنا ... . |