| Ben keçi peyniri ve biberli, yumurta akından yapılmış omlet alayım lütfen. | Open Subtitles | نعم. أنا سَيكونُ عِنْدي القلبَ صحّيَ عجة البيض بجبنِ العنزةِ وفلافل، رجاءً. |
| Çok yakında sana omlet yapmak için yumurtaları kırmak zorunda olduğun zırvasını da öğretecektir. | Open Subtitles | قريباً سوف يخدعك بكلامه المبتذل ذاك عن كسر البيض لتحضير عجة البيض ألا تدرك ذلك؟ |
| Sadece yağda kızart. Zeytinyağı omlet gibi özel yemekler içindir. | Open Subtitles | زيت الزيتون مخصص للوجبات المميزة مثل عجة البيض. |
| Bugün, üç yumurtalı omlet yapacağız.. | Open Subtitles | اليوم نحن ستعمل جعل لمدة ثلاثة عجة البيض. |
| Elektrikli süpürge ve sünger ile orta pişmiş batı omleti yapıyorum. | Open Subtitles | أقوم بصنع عجة البيض الغربية المتواضعة عن طريق المكنسة الكهربائية |
| Omletlerini de pişiriyorum. | Open Subtitles | وأطهو لك عجة البيض أيضاً. |
| Sanırım bu kadar omlet yeterli. | Open Subtitles | أعتقد أن لدينا ما يكفي من لدينا اليوم عجة البيض. |
| omlet yapmak istiyorsan, birkaç yumurta kıracaksın. | Open Subtitles | لكي تعد عجة البيض لابد أن تكسر بضع بيضات |
| Birkac yumurta kirmadan omlet olmuyor, oyle degil mi? | Open Subtitles | أظن أنه لا يمكنك صنع عجة البيض .بدون تحطيم بعض البيض هل أنا محق؟ |
| Birkaç yumurta kırmadan omlet olmuyor, öyle değil mi? | Open Subtitles | أظن أنه لا يمكنك صنع عجة البيض .بدون تحطيم بعض البيض هل أنا محق؟ |
| Yarın sabah da seksi giyinelim de belki beleş omlet falan götürürüz. | Open Subtitles | ربما نرتدي في صباح الغد سراويل مثيرة ونرى إن كان بإمكاننا الحصول على بعض من عجة البيض المجانيّة |
| - Sadece kahve, teşekkürler. - omlet ve kızarmış ekmek getir ona. | Open Subtitles | ـ أريد فقط قهوة، شكرًا ـ عجة البيض وخبز محمص لها |
| Mikrodalgada omlet yapmanın iyi bir fikir olduğunu düşünmemiş olsaydın pencereyi açık bırakmazdım. | Open Subtitles | لم أكن لأترك النافذة مفتوحة إن لم تقرر أنها كانت فكرة جيدة لصنع عجة البيض في الميكرويف |
| Gevrek mahvoldu. omlet yemem lazım. | Open Subtitles | أنا مدلع الأن أحتاج لـ عجة البيض |
| - Kim mikrodalgada omlet yapar ki? | Open Subtitles | من يطهو عجة البيض في المكرويف؟ |
| Haydi, gidip birer omlet yiyelim. | Open Subtitles | هيا، لنذهب ونتناول عجة البيض. |
| Homer, neden kızlar için gidip çökelekli omlet almıyoruz? | Open Subtitles | -هومر) لم لانذهب ونعد للفتيات) , بعض من "عجة البيض" الخاصه ؟ |
| Peynirli omlet lütfen. | Open Subtitles | عجة البيض مع الجبن من فضلك |
| Yumurtanın sadece akıyla yapılmış omlet yiyor. | Open Subtitles | الـذي يأكل، عجة البيض الأبيض. |
| - Balionte'a omlet yaptırayım. - Sağ ol, canım. | Open Subtitles | -سأطلب من (بالوينت)، أن تقوم بإعداد طبق عجة البيض |
| Kendim için yaptığım son derece lezzetli bir omleti atmak zorunda kaldım. | Open Subtitles | لقد اضطررت أن أصنع عجة البيض بنفسي ربما صار فيها قذائف |
| - Omletlerini özleyeceğim! | Open Subtitles | -سأفتقد طبق "عجة البيض " |