| Kimse bilmezken ben onun üstün olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | عرفت بأنه كان اعلى عندما لا يعمل احد اخر |
| O olduğunu biliyordum. Korktuğum için de yankıyı durduramıyordum. | Open Subtitles | ـ عرفت بأنه هو ، ولم أوقفه لأنني كنت مذعورة |
| Onda alışılmışın dışında birşeyler hissettin mi? Onun bizden biri olduğunu biliyordum, ama herhangi bir teklifte bulunmadı. Bende özel bir araştırma yapma gereği duymadım. | Open Subtitles | عرفت بأنه واحد منا، لكنه لم يقدم عرض شراء لذا لم اطلب الفحص الكامل |
| Bunun bir tuzak olduğunu biliyordun pislik. | Open Subtitles | ! عرفت بأنه فخّ، أيُها الأحمق لذلك لم تصعد |
| Sancağa gideceğini nasıl bildin? | Open Subtitles | كيف عرفت بأنه سوف ينعطف للميمنة ؟ |
| Tam olarak ne olduğundan emin değildim ama konuşulma şeklinden, bunun büyülü ve çok özel birşey olduğunu anlayabiliyordum. | Open Subtitles | لم أكن متأكدا بالضبط ما هو لكني عرفت بأنه شيءساحر و سري جدا بسبب الطريقة التي كنا نتكلم بها |
| Yürümeye, konuşmaya, anlamaya başladığımda, onun ünlü olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | أعني عرفت بأنه كان مشهور حالما أنا يمكن أن أمشي وأتكلم ويفهم الكلمات |
| Cal ile ilk tanıştığımda vahşi bir tarafının olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | عندما قابلت كال أول مرة عرفت بأنه لديه جانب وحشي حقيقي |
| Böyle olmamın bir nedeni olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | عرفت بأنه هناك سبباً جعلني هكذا |
| Buradaki adamının olduğunu biliyordum, etrafa soruşturdum. | Open Subtitles | عرفت بأنه يدير تفاوضاتك هنا لذلك سألت عنه... |
| Aslında hep evli olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | كل الوقت، عرفت بأنه متزوج. |
| Garip bir şeyler olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | عرفت بأنه يوجد أمر غريب |
| İsmi numaralı olan bir cadde üzerinde olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | عرفت بأنه كان رقم الشارع |
| Bunların arkasında senin olduğunu biliyordum. | Open Subtitles | عرفت بأنه انت من وراء كل هذا |
| Burada olduğunu biliyordum... | Open Subtitles | عرفت بأنه كان هنا... |
| Bottakinin Ben Crowley olduğunu biliyordum | Open Subtitles | عرفت بأنه (بن كروالي) في ذلك القارب. |
| Ama tuzak olduğunu biliyordun, yapmalıydın... | Open Subtitles | عرفت بأنه كان فخ، ما الذي... ؟ |
| Sen hain olduğunu biliyordun bu yüzden bomba patladı, ama Bittu nasıl öğrendi komiser ve Varadarajulu arasındaki bağlantıyı? | Open Subtitles | عرفت بأنه وغد بسبب إنفجار القنبلة لكن كيف علم (بيتو) بالعلاقة التى بين الضابط و (فرادا رجولو)؟ |
| Bunun kötü bir anlaşma olduğunu biliyordun. | Open Subtitles | عرفت بأنه أتفاق غير ذي نفع. |
| Bu banka olduğunu nereden bildin? | Open Subtitles | كود 415. كيف عرفت بأنه هذا المصرف؟ |
| Hala anlamadım. Onun orada olduğunu nasıl bildin? | Open Subtitles | أنا ما زلت لا أفهم كيف عرفت بأنه هنا؟ |
| Tam olarak ne olduğundan emin değildim ama konuşulma şeklinden, bunun büyülü ve çok özel birşey olduğunu anlayabiliyordum. | Open Subtitles | لم أكن متأكدا بالضبط ما هو لكني عرفت بأنه شيءساحر و سري جدا بسبب الطريقة التي كنا نتكلم بها |