| kabilesi Kabe'nin bakımından sorumlu olduğundan bize ders verebileceğini sanıyor. | Open Subtitles | يظن إنه يستطيع أن يحاضر لنا لأن عشيرته تعتني بالكعبة |
| kabilesi onu bulana kadar dondurucu soğukta iki hafta hayatta kalmayı başarmış. | Open Subtitles | عاش في البرد والصقيع لمدة أسبوعين .. حتى وجدته عشيرته |
| Skeksiler onun ailesini öldürdü ve kabilesini yok etti. | Open Subtitles | قتل السككسيس عائلته ودمروا عشيرته |
| Bütün kabilesini yok edin! | Open Subtitles | أبيدوا عشيرته بالكامل |
| Pei Hong dövülerek ölüme mahkum edilmiştir ve bütün klanı idam edilecektir. | Open Subtitles | بي هونج مدان ويضرب حتى الموت وتعدم عشيرته كاملة حالاً يا صاحب الجلالة |
| Sürüsünün ona ihtiyacı var! | Open Subtitles | إن عشيرته تحتاجه |
| Tarafsız bir Sukkubus için kendi klanından olanlara sırtını çevirmeyecektir. | Open Subtitles | إذن, هو لن يكون بجانب 'شيطانة' محاذية لإنقاذهم بدلاً أن يكون بجانب أفراد عشيرته |
| Yukarı kaldırılıyor ve kabilesi onun zaferini kutluyor. | Open Subtitles | يُرفع عاليا ً, تحتفل عشيرته بإنتصاره. |
| Beni serbest bıraktı ayrıca kabilesi tarafından da sevilir. | Open Subtitles | أطلق سراحه لي، وكان محبوب من عشيرته. |
| Bütün kabilesi de onunla beraber ölecek! | Open Subtitles | عشيرته كلّها تموت معه! |
| Durotan kabilesini koruyor. | Open Subtitles | Durotan وحماية عشيرته. |
| Beni özgür bıraktı, klanı tarafından da sevilir. | Open Subtitles | كيف تعرفت عليه؟ أطلق سراحه لي، وكان محبوب من عشيرته. |
| Sürüsünün ona ihtiyacı var! | Open Subtitles | إن عشيرته تحتاجه |
| Onun Sürüsünün bir parçasısın. | Open Subtitles | أنت جزء من عشيرته |
| Bunu sizin için değil, benden, oğullarından klanından ve hatta akrabalarından üstün tuttuğu onuru için yaptı. | Open Subtitles | إن لم يكن فعل ذلك من أجلكم، فإنه فعلها من أجل شرفه، الذي يعتبره أغلى من نفسي، أولاده و عشيرته. و لذلك أنا وبخته كثيراً لفعل ذلك. |
| Uchiha Itachi klanından nefret ederdi. | Open Subtitles | .. لقد كان يوتشيها إيتاشي يحتقر عشيرته |