Arabalarının sağa Nehir kıyısına döndüğünü gördüğümü mü soruyorsun? | Open Subtitles | تعني، رأيت سيارتهم تستدير لليمين على الضفة |
Kuzeyliler geceleyin bizim bölgeyi boşaltıp... nehrin karşı kıyısına konuşlanmış. | Open Subtitles | بأن قوات العدو قد انسحبت من منطقتنا خلال الليل ... لتعزز مواقعها على الضفة الأُخرى من نهر برفيوم |
Güney kıyısına. | Open Subtitles | على الضفة الجنوبية، الآن. |
Bir nehri geçen sandaldaydım karşı kıyıya yaklaştığımızda kıyıda bekleyen insanlar gördüm. | Open Subtitles | لقد كنت على عَبَارَة , أعبُر النهر وكأننا نقترب من الجانب الأخر رأيت كل هؤلاء الناس يقفون على الضفة |
kıyıda, altı düz kayığın yanında güneşte yayılmış bir suret vardı. | Open Subtitles | على الضفة الأخرى، تمدد شخصًا تحت الشمس، وقاربه المسطح بجانبه. |
İtalyan birlikleri, Adriyatik'in diğer kıyısında karaya ayak bastı ve İtalya ile Arnavutluk arasında Faşist bir ittifak oluşturuldu. | Open Subtitles | نزلت القوات الإيطالية على الضفة الأخرى من بحر الإدرياتيكي والإتحاد السياسي |
Size bir keresinde çamur kıyısında oturarak altın saçlarını tarayan bir deniz kızı gördüğümü söyleyebilirdim. | Open Subtitles | فيمكنني إخبارك أنني رأيت حورية بحر ذات مرة جالسة على الضفة الموحلة تمشط شعرها الذهبي |
Güney kıyısına. | Open Subtitles | على الضفة الجنوبية، الآن. |
kıyıda, altı düz kayığın yanında güneşte yayılmış bir suret vardı. | Open Subtitles | على الضفة الأخرى، تمدد شخصًا تحت الشمس، وقاربه المسطح بجانبه. |
Karşı kıyıda kimin oturduğunu biliyor musun? | Open Subtitles | هل تعلم من يوجد على الضفة الاخرى ؟ |
Bir tarafta, nehrin sol kıyısında benim gibi gezegenleri araştırıp, çevreleri belirlemeye çalışan kişiler var. | TED | من جهة ، على الضفة اليسرى من النهر ، هناك أشخاص مثلي يدرسون هذه الكواكب ويحاولون التعرف على البيئات . |
Tekne suya indirilecek. Kanalın güney kıyısında. | Open Subtitles | - إطلاق قارب، إنه على الضفة الجنوبية من القناة |