Ama korkarım onun sihrinin asıl amacı Kötü Kraliçe'de kullanmak değildi. | Open Subtitles | لكنّي أخشى أنّ سحرها ليس مقدّراً لكما لتستعملاه على الملكة الشرّيرة |
Ağabeyim Kraliçe Brunhild'i yendikten sonra döndüğünde Odaya giren Gunther değildi. | Open Subtitles | عندما رجع أخي بعد انتصاره على الملكة برونهيلد لم يكن غانثير من دخل الغرفة |
Sıcaklık, donma seviyesinin sadece birkaç derece yukarısında fakat Kraliçe arının besin aramak için işe erken başlaması gerekiyor. | Open Subtitles | درجة الحرارة بضع درجات فقط فوق الصفر, ولكن يجب على الملكة أن تبدأباكراللبحثعنالطعام. |
Genel vali, Kraliçeyi yakaladık. | Open Subtitles | أيها النائب, لقد ألقينا القبض على الملكة. |
Bugün vereceği karar, Kraliçeyi, mahkemeyi ve bütün ülke halkını etkileyecek. | Open Subtitles | فقرارها اليوم سيكون له بالغ الأثر على الملكة والبلاط الملكي وكل شعب هذه الدولة الصغيرة ذات الكبرياء |
Hepiniz Üç Kart Oyunu'nu, yani "Bul Karayı Al Parayı" bilyorsunuz değil mi? | Open Subtitles | تعرفون لعبة "ثري كاردز مونتي" المعروفة باسم "اعثروا على الملكة"؟ |
Babam Kraliçenin korunduğu kabı bulanlardan biriydi. | Open Subtitles | أبي كان واحداً ممن وجدوا الجرة التي كانت تحتوي على الملكة |
Bu olay olduğunda eski Kraliçe ya kendine yeni bir kovan buluyor ya da tek bir Kraliçe kalana kadar ölümüne bir savaşa gidiliyor. | Open Subtitles | عندما يحدث هذا, يجب على الملكة القديمة ان تجد خلية جديدة أو تبقى في معركة حتى الموت |
Majesteleri, Kraliçe'yi yarın tutuklama emrinizi feshedeyim mi? | Open Subtitles | جلالتك, هل أقوم بإلغاء أمر جلالتك لإلقاء القبض على الملكة غدا؟ |
Kraliçe'nin tutuklama emrini ifa etmek ve kendisiyle nedimelerine Kule'ye kadar eşlik etmek için geldim. | Open Subtitles | لقد جئت لتنفيذ الأمر بالقبض على الملكة ولمرافقتها ووصيفاتها الى البرج |
Kraliçe'yi de bir kontrol edebilirim. | Open Subtitles | حسنا، ربما يُستحسن بى الإطمئنان على الملكة. |
Kötü Kraliçe'yi bir günden kısa sürede mat etmek, ha? | Open Subtitles | تتفوّق على الملكة الشرّيرة في أقلّ مِنْ يوم؟ |
Suçu Kraliçe'ye atmaktan başka seçeneğim yok. | Open Subtitles | لذا لا خيار سوى وضعُ اللوم كُله على الملكة |
Bugün vereceği karar, Kraliçeyi, mahkemeyi ve bütün ülke halkını etkileyecek. | Open Subtitles | فقرارها اليوم سيكون له بالغ الأثر على الملكة والبلاط الملكي وكل شعب هذه الدولة الصغيرة ذات الكبرياء |
- Hadi yap. Ben Kraliçeyi bulacağım. - Nasıl? | Open Subtitles | في داخل القلب الحماية لن يأخذهُ على محمل الجد أفعلوا هذا وسوفَ أذهب للعثور على الملكة |
İşini bitirmeliyiz Ben. Onu ve Kraliçeyi yok etmeliyiz. | Open Subtitles | علينا ايقافه يا بن القضاء عليه, يعني القضاء على الملكة |
Onları aktif etmeden Kraliçeyi durdurabilirsek bir şansımız olabilir. | Open Subtitles | إن قضيت على الملكة قبل تفعيلهم سيكون لدينا فرصة بالنجاح |
"Bul Karayı Al Parayı" oynadığımız zamanı hatırlıyor musunuz? | Open Subtitles | تذكروا وقت لعبنا للعبة "اعثروا على الملكة" |
Üzerine bok fırlatılan çıplak Kraliçenin sokaklarda yürütülmesine gülen olursa duymak istiyorum. | Open Subtitles | إذا كان هناك من يضحك على الملكة التي سارت عارية في الشوارع مغطاة بالبراز أريد أن أسمع. |
Kraliçenin geçemeyeceği kadar ufak. | Open Subtitles | إنها ضيقة على الملكة |