Babaları onları doğruca denize götürecek iyi bir yolda tutabilmek adına onları dürtmeye çalışıyor. | Open Subtitles | يحاول آباؤها دفعها برقّة لتحافظ ..على مسار الطيران المُراد المسار الذي ستصل عبره إلى الماء |
Yeni ve daha iyi bir yolda yürümenin tek çaresi kendi ayak izlerimi takip etmemek. | Open Subtitles | الطريقة الوحيدة بالنسبة لي ل السير على مسار جديد وأفضل هي بالنسبة لي ليست اتبع في بلدي خطى الخاصة. |
Aniden meydana gelince öldürücü bir yolda... | Open Subtitles | عندما يتضح فجأة أنهم على مسار مميت |
Dünya'yla doğrudan çarpışma rotasında olan bir asteroidi düşünün. | TED | تخيل كويكبا ضخما على مسار تصادم مباشر مع الأرض. |
Bunu yapamazsınız, Albay. Mekik bilgisayarın rotasında. | Open Subtitles | لا تستطيع فعل ذلك هذا الطائر على مسار محوسب |
# Önümüzde uzanan yolda | Open Subtitles | * على مسار الطريق * |
# Önümüzde uzanan yolda | Open Subtitles | * على مسار الطريق * |
Evet. Şey, Yanlış bir yolda olduğunu söyleyemem ama, uh-- | Open Subtitles | لا أريدك أن تكوني على مسار خاطىء ولكن |
Hız farkı, ...bu gibi küçük bir yolda çok fazla. | Open Subtitles | فارق السرعة كما سأبرهن الآن على مسار طريقنا المغلق، إنه... هائل |
Dünya'yla çarpışma rotasında olup bildiğimiz hayatı yerle yeksan edebilir. | Open Subtitles | أعتقد أنه يمكن أن ينتهي على مسار تصادمي مع الأرض وتدمير الحياة كما نعرفها. |
Ancak Nauvoo'nun hızı ve yörüngesi göz önüne alındığında Eros'la çarpışma rotasında olduğu belli, ki bu da yalan söylediği anlamına gelir. | Open Subtitles | ولكن طبقاً للسرعه والمسار التي كان نوفو يتحرك بها فإنه كان على مسار تصادمي مع ايروس.وهو ما يعني انه كذب علينا |
Dünya'yla çarpışma rotasında olan bir gezegen var. | Open Subtitles | هناك كويكب على مسار تصادمي ب الأرض |
Şu anda doğrudan Dünya'yla çarpışma rotasında. | Open Subtitles | إنه الآن على مسار تصادمي مباشر مع الأرض |