Satın almak ya da kiralamak için şehirde bir ev bulamasaydınız, siz de çoğu insanın sonunda yaptığını yapmaya sürüklenirdiniz. | TED | إن لم يكن بوسعك العثور على منزل بمدينة لتشتريه أو تؤجره، ستُجبَر أنت أيضًا على فعل ما يفعله معظم الناس، |
- Böyle bir ev için oldukça büyük. - Çok terliyorum. | Open Subtitles | ـ جهاز كبير جداً على منزل بهذا الحجم ـ أشعر بالحر |
Güzel bir ev alır, çocuk yardımı, bir emekli maaşı gibi. | Open Subtitles | يحصل على منزل جيد عوائد للطفل ، ومعاشات التقاعد ، الخ |
Her zaman rüya evine ulaşamazsın ama yaklaşabilirsin. | Open Subtitles | أنت لا تحصلين دائما على منزل الأحلام ولكنك تقتربين منه كثيرا |
Ve sahilde evimiz de olmayacak. | Open Subtitles | بالاضافة الى اننا لن نحصل على منزل على الشاطئ أيضاً. |
Bebeğimin kendine ait bir evi olacak birkaç ay içinde. | Open Subtitles | حبيبتي ستحصل على منزل خاص بها ... خلال بضعة اشهر |
Acayip yoruluyordum, Eve geldiğimde, ...kocaman göğüsler ve göbek görüyordum. | Open Subtitles | لقد كنت متعبًا للغاية عندما حصلت على منزل وكانت تسير بالأرجاء مع بطنها الكبير |
Yani, artık bir evim, bir kedim olsun istiyorum, anlıyor musun? | Open Subtitles | . . أنا فقط مثل ارغب بالحصول على منزل أو قط حيوان أليف هل تفهمين ما أقوله ؟ |
Gücümüzün yetmeyeceği bir ev ve bizi kızdıracak bir köpek alalım. | Open Subtitles | فلنحصل على منزل لا يمكننا تحمل ثمنه و كلب يجعلنا غاضبين |
Secildikten bir yil sonra, kendisine gercek bir ev alip taşindi. | Open Subtitles | عام واحد بعد أن دخل، حقب أغراضه وحصل على منزل حقيقي |
Uygun fiyata bir ev bulabilecek misiniz? | TED | هل ستتمكن من العثور على منزل بتكلفة تستطيع دفعها؟ |
Hâlâ mahremiyetin, ferahlığın ve tıbbi bir kelimenin dahi duyulmayacağı yeni bir ev bulmuş değiliz.. | Open Subtitles | لم نتمكن من العثور على منزل جديد ولا توجد خصوصيه لنا لا يوجد رد او كلمه من المركز الطبى |
Bir mucize eseri mahallede bütçemize göre bir ev bulabilirsek seni okula almak zorunda kalacaklar. | Open Subtitles | لو بمعجزة ما، أمكننا العثور على منزل في الحي يمكننا تحمل نفقته. ربما يضطروا أن يقبلوك. |
Başka bir ev bulmak zor olur mu? | Open Subtitles | هل سوف يكون من الصعب العثور على منزل آخر؟ |
Sadece gündüz vakti büronun gizli güvenli evine yapılan standart profesyonel saldırı. | Open Subtitles | لا شيء إنه هجوم على منزل الوكالة الآمن في وضح النهار |
Kendi evine çıkana kadar bizim evde takılabilirsin. | Open Subtitles | يمكنك البقاء في منزلنا حتى تحصل على منزل لك |
Bak Manhattan'da dairemiz kasabada evimiz var. | Open Subtitles | اسمعي لقد حصلنا على شقة في مانهاتن وحصلنا على منزل في الريف |
Bu maaşımla başka bir ev için kredi başvurumuz kabul edilmeyecek. | Open Subtitles | لن نكون قادرين على منزل آخر بالإعتماد على مرتبي فقط |
Çok güzel bir evi geçindirmek istiyorsun çok şirin bir evi sonrada sevmediğin bir işte çalışmak zorunda kalıyorsun. | Open Subtitles | إذا اردت الحصول على منزل جميل منزل جميل جداً إذاً عليك أن تعمل بعمل لاتحبه |
Denize yakın bir Eve göz diktik. | Open Subtitles | نحن ننوي على منزل صغير جميل ليس بعيداً عن الماء |
Tekrardan bir evim ve... gerçek arkadaşlarım olsun istiyorum. | Open Subtitles | أريد ان احصل على منزل مرة أخرى, اتعرف ؟ و أصدقاء حقيقيين |
Cormac aile evini ele geçirmeye çalıştıysa Todd onu hırs gibi basit bir sebepten öldürmüş olabilir. | Open Subtitles | حسناً، لو حاول كورماك الإستحواز على منزل العائلة فربما قتله تود جشعاً ببساطة |
Bu sabah şehir merkezinde haneye tecavüz. | Open Subtitles | هذا الصباح فى منتصف البلده هجوم على منزل |