Bu hafta sonuna kadar Davis'i getirmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريد أن يحضر ديفيس هنا على نهاية الأسبوع |
Bu hafta sonuna kadar 18 patika temizlenmiş olacak. | Open Subtitles | من المفترض ان يتم الانتهاء من تنظيف المتنزه بالكامل على نهاية هذا الاسبوع |
Ayın sonuna kadar parayı bulursan anlaştık. Bulacağım. | Open Subtitles | إذا استطعت أن تأتي بالمبلغ على نهاية الشهر , فإتفقنا |
Bu bir viperfish (engerek balığı), bol dişli çenesinin üzerinde, uzun bir oltanın ucunda bir yem var kocaman dişlerle dolu çenenin hemen önünde sallanıyor, Balığa ismini veren bu dişler, | TED | هذة افعى الاسماك، و هي لديها طعم على نهاية عصا طويلة للصيد تقوسه امام الفك المسنن الذي يعطي افعى الاسماك اسمه. |
Bu silahın hangi ucunda olduğuna göre değişir. | Open Subtitles | هذا ينطبق على نهاية مرمى المسدس الذي أنت عليه |
Hafta sonu bitmeden Patrick gibi biriyle bile yatabileceğinden emin değilim. | Open Subtitles | لست متأكدا انه بإستطاعتك النوم مع شخص مثل باتيك على نهاية الاسبوع |
Ama en iyi yanı bu hafta sonuna kadar başından gitmiş olacağız. | Open Subtitles | ياويحيّ... لكن أفضل جزء هو، سوف نكون بعيدين عن رأسكِ على نهاية الأسبوع. |
Dr. Sachs, dönmeden evvel gelecek haftanın sonuna kadar teknesine yeni bir motor takmamızı istedi. | Open Subtitles | الدكتور "ساكز" طلب منا أن نضع محرك جديد على نهاية الأسبوع القادم عندما يرجع |
Ayrıca buraya gelmek üzere davet edildiğimde şu şeyin ucunda Amerikan bayrağını dalgalandırmaya karar verdim. | Open Subtitles | وبجانب هذا، عندما تلقيت الدعوة بالمجىء إلى هنا قررت أننى سوف أرى العلم الأمريكى على نهاية هذا الشىء |
"Çünkü bu hattın öbür ucunda ölü bir adam var!" | Open Subtitles | ! لأن هناك رجل ميت على نهاية هذا الخط اللعين |
Ayrıca buraya gelmek üzere davet edildiğimde şu şeyin ucunda Amerikan bayrağını dalgalandırmaya karar verdim. | Open Subtitles | وبجانب هذا، عندما تلقيت الدعوة بالمجىء إلى هنا قررت أننى سوف أرى العلم الأمريكى على نهاية هذا الشىء |
Hayat, sadece bunun için benim kılıç ucunda kan görmek için mi? | Open Subtitles | هل يعرف أنني لا أحيى سوى لأرى دماءه على نهاية سيفي؟ |
Sabah uyandığımda yatağımın ucunda bu duruyordu. | Open Subtitles | حينما استيقظتُ صباح اليوم، كان هذا موجودًا على نهاية سريري. |
Carmel gezisi bu hafta sonu yapılacak. | Open Subtitles | لقد نظم القسم رحلة الى كارمل على نهاية الأسبوع |
Anlaşılan sıradan bir adamın da mutlu sonu olabiliyormuş. | Open Subtitles | أعتقد أن شخص عادى يمكن أن يحصل على نهاية سعيدة |
sonu biraz sürpriz oldu, değil mi? | Open Subtitles | مفاجأة ليتل على نهاية تلك واحدة ، أليس كذلك؟ |