Hiçbir şey açıklamak zorunda değilsiniz. | Open Subtitles | سيدي، سيدي، ليس عليك تفسير كل شيء لي |
Amanda, bana hiçbir şey açıklamak zorunda değilsin. | Open Subtitles | أماندا لا يجب عليك تفسير كل شئ لي |
Tatlım, kimseye hiçbir şey açıklamak zorunda değilsin. | Open Subtitles | عزيزتي ليس عليك تفسير اي شيئ لأي أحد |
O zaman, bu Peacekeeper kelepçelerini açıklaman gerekecek. | Open Subtitles | عندها سيكون عليك تفسير قيود حفظه السلام |
Onu nasıl aldığını da açıklaman gerekecek. | Open Subtitles | وسيكون عليك تفسير كيفية حصولك عليه |
Ona zarar verirsen,yetkilere açıklamak zorundasın buraya nasıl girdiği hakkında. | Open Subtitles | إذا قمت بإيذائها, سيكون عليك تفسير كيف دخلت إلى هنا |
Hiç birşey açıklamak zorunda değilsin tamam mı? | Open Subtitles | ليس عليك تفسير شيئاً لي، حسناً؟ |
Bir şey açıklamak zorunda değilsin. | Open Subtitles | لا يجب عليك تفسير شيء. |
Bana bir şey açıklamak zorunda değilsin dostum. | Open Subtitles | ليس عليك تفسير أي شيء لي |
Bir gün bana bunların hepsini açıklamak zorunda kalacaksın, Gus. | Open Subtitles | في يوم ما سيتحتّم عليك تفسير كل (هذا لي يا (غاس |
açıklamak zorunda değilsin. | Open Subtitles | ليس عليك تفسير هذا |
Çok dikkatli açıklamak zorundasın. | Open Subtitles | يتعين عليك تفسير ذلك بعناية فائقة |
Bunu bana açıklamak zorundasın. | Open Subtitles | يتعين عليك تفسير ذلك لي |