| lşıklar sönmeden önce dışarı çıkmalıyız. | Open Subtitles | علينا أن نخرج من هنا قبل أن تتحول الأنوار. |
| -Sonra açıklarım. Buradan çıkmalıyız. | Open Subtitles | سأشرح لكى فيما بعد, يجب علينا أن نخرج من هنا |
| Burdan çıkmamız gerekecek. Bu binadan dışarı çıkmamız lazım! | Open Subtitles | علينا أن نخرج من هنا ، علينا أن نخرج من هذا المبنى |
| Güzel. Ben kaçar. Buradan çıkmamız lazım. | Open Subtitles | و نشتغل على هذا بأعين صاحية؟ أنت، علينا أن نخرج من هنا |
| Şehirden çıkmamız gerek. Pekala, ayrılalım! | Open Subtitles | لا يهم هذا الآن علينا أن نخرج من المدينة |
| Dikkat et. Sıcaktır. Bu gemiden çıkmak zorundayız. | Open Subtitles | بحذر, إنها ساخنة علينا أن نخرج من تلك السفينة |
| Hayır, şimdi onun evinden çıkmamız gerekiyor. Nahoş bir durum. | Open Subtitles | لا ، علينا أن نخرج من شقته حالاً إنه وضع غير مناسب |
| Yapabileceğimiz bir şey yok. Ölmüş! Buradan gitmemiz gerek. | Open Subtitles | لا يوجد شيء يمكننا القيام به لقد مات علينا أن نخرج من هنا |
| Buradan çıkmalıyız yoksa ne, patlar mıyız? | Open Subtitles | علينا أن نخرج من هنا أو يحدث ماذا؟ ننفجر؟ |
| Beni çözmen lazım, adamım. Bu lanet yerden hemen çıkmalıyız. | Open Subtitles | عليك أن تحل رباطي يا رجل , علينا أن نخرج من هنا |
| Belki de jakuziden artık çıkmalıyız. | Open Subtitles | حسناً , ربما يجب علينا أن نخرج من الحوض الحار |
| Buradan çıkmamız lazım. - Hep beraber. | Open Subtitles | تلك المرأة لعنتنا، علينا أن نخرج من هنا بحق الجحيم، |
| Buradan çıkmamız lazım. | Open Subtitles | فإنه يجبُ علينا أن نخرج من هنا يجبُ علينا أن نخرج من هنا |
| Burdan çıkmamız lazım! | Open Subtitles | علينا أن نخرج من هذهِ المقاعد. |
| Bunu yapan geri dönmeden önce buradan çıkmamız gerek. | Open Subtitles | يفعل هذا إن أراد أن يعيش علينا أن نخرج من هنا قبل أن يعود من فعل هذا |
| Her hareketi takip ediyorlar. Buradan çıkmamız gerek. | Open Subtitles | إنهم يراقبون كل التحركات علينا أن نخرج من هنا |
| Buradan çıkmamız gerek! | Open Subtitles | هذا الحقل بالكامل على وشك أن ينفجر يجب علينا أن نخرج من هنا |
| Patlama olmadan buradan çıkmak zorundayız. | Open Subtitles | علينا أن نخرج من هنا قبل أن ينفجر هذا الشيء. |
| Buradan çıkmak zorundayız. | Open Subtitles | ـ نعم علينا أن نخرج من هنا إنهم قادمون |
| Çocuklar, bu yer tamamiyle çöküyor. Buradan çıkmamız gerekiyor. | Open Subtitles | كامل المبنى ينهار يا رفاق، علينا أن نخرج من هنا. |
| Biz buradan çıkmamız gerekiyor. Bazı yerde gizlemek. | Open Subtitles | علينا أن نخرج من هنا الاختباء في مكان ما |
| Buradan gitmemiz gerek. Burada duramayız. | Open Subtitles | علينا أن نخرج من هنا، لا يُمكننا البقاء هنا. |
| Dışardaki durum daha kötüye gitmeden, buradan gitmemiz lazım. | Open Subtitles | علينا أن نخرج من هنا قبل أن تسوء الأمور بالخارج |
| Burada yaşayan insanlar bizi bulmadan buradan çıkıp gitmeliyiz. | Open Subtitles | علينا أن نخرج من هنا قبل أن يجدنا أصحاب المنزل |
| Bu adadan gitmemiz gerekiyor. Suya da giremeyiz. | Open Subtitles | علينا أن نخرج من الجزيره لا يمكننا عبور الماء |