| Bu işleri bilmek benim görevim. | Open Subtitles | أنا محقق محترف. انه عملي ان اعرف هذه الأشياء. |
| Tatlım, cerrah olarak, o ameliyathaneye girdiğimde dikkatimi dağıtacak her şeyi dışarıda bırakmak benim görevim. | Open Subtitles | عزيزتي، كـ جراح هذا هو عملي ان اضع كل شيء يشتتني جانباً حينما ادخل الى غرفة العمليات و انا لم افعل |
| benim görevim gerçeği ortaya çıkarmaktır ve anlattığınız şeyde doğru bir bilgi yok. | Open Subtitles | بل من عملي ان اميز الحقيقة وما قلتماه للتو لا يملك أي لمسة من الحقيقة |
| - Charlotte'a ne yapması gerektiğini söylemek Benim işim değil. | Open Subtitles | ليس عملي ان أطلب من شارلوت ان تفعل اي شيء |
| Şimdi, bir kanun adamı olarak Benim işim, onu güvende olacağı yere geri göndermek. | Open Subtitles | اضطراب الاجهاد بعد الصدمة. والان, كمُفوض بأسم القانون, من عملي ان اقوم بتوصليها الى مكان آمن لها. |
| Seni korumak benim görevim değil artık. | Open Subtitles | أحتاج مساعدتك ليس عملي ان اهتم بك بعد الآن |
| Mr. Powers, benim görevim sizi 90lı yıllara alıştırmak 1967 den beri bir çok şey değişti. | Open Subtitles | سيد "باوارز", عملي ان امكنك من التآلُف مع التسعينات لقد طرأ الكثير من التغيرات منذ العام 1967 |
| Korkma küçük kardeşim. İyileştirmek benim görevim. | Open Subtitles | لا تخف يا اخي الصغير عملي ان اعالج |
| benim görevim kötü adamı oynamak. | Open Subtitles | عملي ان اكون الوغد |
| Seni korumak benim görevim. | Open Subtitles | انه عملي ان احميك |
| 4400'ler hakkında her şeyi bilmek Benim işim. | Open Subtitles | انه عملي ان اعرف كل شيء حول الـ 4400 |
| Benim işim bay Cortez ile buluşmak, seninle değil. | Open Subtitles | عملي ان اقابل السيد كورتيز ليس معك |
| Benim işim bu yüce ulusun güvende olmasına emin olmak. | Open Subtitles | عملي ان ضمن امن هذه الامة العظيمة |