| Bunu hatırlatmaktan nefret ediyorum ama baban senin güçlerini aldığında... | Open Subtitles | وأنا أكره ذكر هذا لكن عندما أخذ أبوك قواك |
| Bence arabayı aldığında çoktan sarhoştu ve kasabaya ulaşıp ulaşmaması da pek umurunda değildi. | Open Subtitles | أعتقد أنه كان ثملاً عندما أخذ السيارة ولم يهتم كثيراً اذا كانت قد عادت الى المدينة أو لا |
| Çocukları aldığında kendimi çok kötü hissediyorum. | Open Subtitles | يمكننى أن أشعر بشئ ما سئ عندما أخذ الأطفال |
| Patrick Kenneth Amcan bizden alındığı zaman senin kaderin çizilmiş oldu. | Open Subtitles | باتريك عندما أخذ منا عمك كينت تقرر مستقبلك |
| Ben hayallerime o kadar yaklaşamama rağmen her şey elimden alındığı zaman, bununla tek başıma yüzleştim. | Open Subtitles | وبالرغم من أنّى لم أصل إلى هناك تماما عندما أخذ منّي، تعاملت معه لوحدى |
| Fakirlerin toprağını zorla aldıklarında sonsuza kadar topraklarının çalındığına inanmışlardı. | Open Subtitles | عندما أخذ الأشرار الأرض من الفقراء وظنوا انها ملكهم للأبد |
| Ayrıca House doğum kontrol haplarını aldığında çok savunmacıydın. | Open Subtitles | عندما أخذ هاوس حبوب منع الحمل خاصتك من هو؟ |
| Bükme gücümü aldığında tanıdık bir his içimi kapladı. | Open Subtitles | ، عندما أخذ قدرتى . الاحساس كان متشابهاً |
| Davidson'un ortağını aldığında gölge kendini bana öyle tanıttı. | Open Subtitles | أجل، إنها الطريقة التي عرفني بها الظل على نفسه عندما أخذ روح شريكة "ديفيدسون"، وبعدها قال بأنه سيعود |
| Mayın ayağımı aldığında hayatım bitti sanmıştım. | Open Subtitles | عندما أخذ منجم ساقي... اعتقدت حياتي قد انتهت. |
| Chloe, komut cihazını aldığında, neden Adrian Cross'la birlikteydin öğrenmem gerek. | Open Subtitles | (كلوي)، أريد أن أعرف لمَ كنتِ برفقة (أدريان كروس) عندما أخذ جهاز التجاوز. |
| Baban bizden alındığı zaman, bir çok şeyi yapılmamış bıraktı. | Open Subtitles | والدك ترك عدة اشياء غير مُكتملة عندما أخذ منا (قُتل) |
| Fakirlerin toprağını zorla aldıklarında sonsuza kadar topraklarının çalındığına inanmışlardı. | Open Subtitles | عندما أخذ الأشرار الأرض من الفقراء وظنوا انها ملكهم للأبد |