| boş vakitlerimde arkeolog olarak takılıyorum ve sıradışı şeyler araştırıyorum. | Open Subtitles | إننى أعمل كعالم آثار فى أوقات فراغى لذا ، فإننى معتاد على البحث عن الخوارق |
| boş zamanlarımda da teknelere bakıyorum. | Open Subtitles | و انا ايضاً , و فى وقت فراغى انظر الى القوارب |
| boş zamanlarımda bol bol fantastik roman okurum. | Open Subtitles | أترى ؟ فأنا فى وقت فراغى أحب قراءة الكثير من قصص الخيال العلمى |
| - Sadece boş vaktimde, efendim. Tanrım, adamını sevdim. | Open Subtitles | فقط فى اوقات فراغى , سيدى - يا يسوع , انا احبه - |
| Ya hastaları kendi boş zamanımda ziyaret etmek istersem? | Open Subtitles | ماذا لو زرت المرضى فى أوقات فراغى |
| Bu, boş vaktimin her dakikasında sana borçlu olduğum anlamına gelmez. Borçlu mu? | Open Subtitles | -هذا لا يعنى أنى أدين لكى بكل دقيقه فى وقت فراغى |
| Burada çalışıp, arka tarafta uyuyup, boş zamanımda X-Files'ın tekrarlarını izliyorum. | Open Subtitles | أعمل هنا , انام بالخلف أُشاهد إعاده مسلسل " الملفات المجهوله " في وقتِ فراغى ؟ |
| boş zamanımda çalışıyorum. | Open Subtitles | انا اقوم بهذا فى وقت فراغى |