| Belki erkenden yatağa girerim, bir film açar ve fazladan bir Seconal alırım. | Open Subtitles | لربما يجب أن أذهب للفراش مبكراً ، وأشغل فلماً |
| Çocukluğumdan beri pek çok kez izlediğim ve her izleyişimde de bayıIdığım bir film gösteriliyordu. | Open Subtitles | الفلم كان فلماً رأيته العديد من المرات في حياتي منذ أن كنت طفلاً وأنا أحببته دائماً |
| Ve eğer bilgisayarların özgürlüğümüzü tehdit ettiği bir film görürsem fikrimi çaldığını bileceğim. | Open Subtitles | لو رأيت فلماً حيث الحواسب تهدد حياة البشر فسأعرف أنك سرقت فكرتي |
| Bu sırada, size, burnunda kayıt cihazı olan adamın hikâyesini anlatan kısa filmi sunmaktan gurur duyarız. | Open Subtitles | في هذه الأثناء, نحن سعيدين بأننا سنريكم فلماً قصيراً من بطولة رجل لديه جهاز تسجيلات داخل أنفه |
| Fotoğraf makinesine film koyduktan sonra arabaya bineriz. | Open Subtitles | دعيني فقط أضع فلماً في الكاميرا ثم سنركب السيارة |
| Onlara filmlerdeki isimleri koyuyorduk, ama bu kahrolası bir film değildi. | Open Subtitles | لقد أخذوا أسماء أفلام من هذه الحروب ولكن هذا لم يكن فلماً |
| Bence bu hikayeden iyi bir film olur. | Open Subtitles | إظن أن هناك قصة جيده تصلح لأن تكون فلماً |
| Bence bu hikayeden iyi bir film olur. | Open Subtitles | إظن أن هناك قصة جيده تصلح لأن تكون فلماً |
| Hey! Dün üç numaralı müşteri ile film seyrettim! | Open Subtitles | أنا شاهدت فلماً مع الزبونة الثالثة بالأمس |
| Maçı izleyeceğiz, sonra bir film kiralayacağız, ve tüm gece evde takılacağız. | Open Subtitles | سنذهب لللعية, نتوقف, ونستأجر فلماً ونستمتع هنا بوقتنا طيلة ليلة الغد |
| Marvin, Shelley'e döndüğümüzü ve bir film izleyeceğimizi söyle. | Open Subtitles | مارفين أخبر شيلي أننا عدنا وأننا سناشهد فلماً |
| Aslında, bugün bir yapımcıyla buluşacağım, beraber bağımsız bir film çekme konusunu konuşacağız. | Open Subtitles | في الحقيقه سألتقي مع منتج هذا اليوم سوف نصنع معاً فلماً مستقلاً |
| yatmaya.film izlicem.endişelenme | Open Subtitles | لم أستطع النوم، سأشاهد فلماً عودي إلى النوم يا ملاكي |
| Belki film yapabilecek kadar geliştirebiliriz. | Open Subtitles | ربما نستطيع تحسينه بما يكفي لجعله فلماً. |
| filmi yapılabilecek her şeyden harika bir film yaptık zaten. Geriye bir şey kalmadı. | Open Subtitles | لقد صنعنا كل شيئ بإمكانه أن يصبح فلم إلى فلماً عظيماً ، لم يتبقى شيئ |
| Ama bir dahaki sefere, film kirala. | Open Subtitles | المرّة القادمة، استأجري فلماً دعيني وشأني |
| Onunkilerin yarısı kadar iyi bir film yapabilmek istiyorum. | Open Subtitles | أود أن أعمل فلماً يصل إلى نصف براعة أفلامه |
| Selam, bebeğim. Çok güzel bir filmi kaçırdın. | Open Subtitles | مرحبا يا عزيزي لقد اضعت عليك فلماً جيداً |
| Selam, bebeğim. Çok güzel bir filmi kaçırdın. | Open Subtitles | مرحبا يا عزيزي لقد اضعت عليك فلماً جيداً |
| Bana hep gerçeğe göre modern romantik korku filmi gibi gelmiştir. Çünkü o bir filmdi ve gerçek hayatta öyle şeyler olmaz. | Open Subtitles | لانه كان يبدو كفلم رومانسياً عوضاً عن فلماً حقيقياً |
| Son zamanlarda iyi bir filme gittin mi? | Open Subtitles | هل شاهدتَ فلماً جيداً بالآونة الأخيرة ؟ |
| Bir filmde polis olmak çok kötüdür. | Open Subtitles | من السيء ان تكون شرطياً في فلماً ما |
| Gerçek mafya ruhunda bir şeyler kotar. | Open Subtitles | اصنع فلماً يحمل روح رجال العصابات الحقيقية |
| - Chowder, ailen nerede şu anda? Babam eczanede, annem de spor hocasıyla birlikte sinemaya gitti. | Open Subtitles | أبي في المزرعة، و أمي تشاهد فلماً في عملها |
| Peki ya elimizde çocukları tartakladığınızı dolaba kilitlediğinizi ve kafalarını tuvalete soktuğunuzu gösteren filmler var desem? | Open Subtitles | ماذا لو قلنا بأنّنا نملك فلماً وأنتم تضربون رأس بعض الطلاب بالخزانة وتحشرون رؤوسهم بمقعد الحمام بين الكثير من الأشياء ؟ |