| Bu tamamen kamu malı olmalı, istediğimiz şey bu. | TED | ينبغي أن تكون متوفرة بالكامل للعامة، فهذا ما نريده. |
| Çok haklı, kendimi bildim bileli yaptığım şey bu. | Open Subtitles | لقد كان على حق فهذا ما أفعله فى حياتى منذ أول ما أستطيع التذكر |
| Siz bir şeyler düşünürsünüz. Yaptığınız şey bu, insanları kandırmak için yeni ve zekice şeyler düşünmek. | Open Subtitles | ستجدون حلا, فهذا ما تفعلونه تجدون طرقا جديدة و مبتكرة لخداع الناس |
| Arkadaşlar sırlarını paylaşır. Bizi bir arada tutan budur. | Open Subtitles | الأصدقاء يتشاركون الأسرار، فهذا ما يُبقينا مُقرّبين |
| Yanış anlamayın ama, sizi de bu noktaya getiren o. | Open Subtitles | مع كل إحترامي يا سيدي فهذا ما جعلك على ما أنت عليه |
| Ben de öyle yapıyorum. İnsanların izleme ihtimaline karşı, perdeleri kapatarak oturma odamda dans ediyorum. | Open Subtitles | فهذا ما افعله باستمرار في غرفق المعيشه مع اغلاق الستائر |
| Evimde bir misafir olsaydın eğer, yapacağım şey bu olurdu. | Open Subtitles | لو كنتِ ضيفة ببيتي، فهذا ما كنتُ لأفعله. |
| Ona verdiğin şey yüzünden ölürse, olacak olan şey bu. | Open Subtitles | لو مات بسبب شيء أعطيتَه له، فهذا ما سيحدث |
| Sen kendine gözkulak ol, çünkü yaptğınn en iyi şey bu. | Open Subtitles | فقط اقلق بشأنك أنت وحدك.. فهذا ما أنت جيد بشأنه |
| Web sitesinin ana sayfasına gidince göreceğiniz şey bu. | Open Subtitles | إذا فهذا ما ستراه إذا ذهبت إلى الصفحة الرئيسية للموقع. |
| Tanrı bilir benim için ne planlıyor daha iyi bi fikriniz yoksa eğer yapacağımız şey bu. | Open Subtitles | الربّ وحده يعلم ما يخطط لفعله بي. لذا ما لم تكُن لديكما أيّة أفكار أفضل، فهذا ما سنفعله. |
| Geleceğimizi güvende tutmak için birkaç mutlu çocukluğu yok etmemiz gerekiyorsa yapacağımız şey bu. | Open Subtitles | اذا ضحينا ببعض الطفولة السعيدة لضمان المستقبل فهذا ما نفعله |
| Eğer hepimizin ismi o listedeyse odaklanmamız gereken şey bu olmalı. | Open Subtitles | لو أنّ أسماءنا جميعنا مذكورة بالقائمة، فهذا ما يجب أن نصب تركيزنا عليه. |
| Ve kururken açlık acısı çekerken kan vücudundan çekilirken hatırlamanı istediğim şey bu. | Open Subtitles | على حين ترقد متجففًا وتكابد وخزات الجوع وبينما تنسحب الدماء من عروقك، فهذا ما أودّك أن تذكره. |
| Eğer senle annen bir daha bana ihanet etme fikrine kapılırsanız sonu budur. | Open Subtitles | لو فكرت أنت أو أمّك بخيانتي .. فهذا ما سيكون بانتظاركم |
| Eğer senle annen bir daha bana ihanet etme fikrine kapılırsanız sonu budur. | Open Subtitles | لو فكرت أنت أو أمّك بخيانتي .. فهذا ما سيكون بانتظاركم |
| Uygarlığımızı kuvvetli yapan şeyde budur. | Open Subtitles | فهذا ما أبقى على حضارتنا تدبُّ على الأرض طوال الوقت. |
| Hiç düşünmeden ona geri dönerdim ama eğer bu şekilde hissetmiyorsa o zaman belki de bu kapıdan çıkıp gitmem için tam da duymam gereken şeydir. | Open Subtitles | سأعود إليها فورًا لكن إن لم تكُن مشاعرها لي فهذا ما أودّ سماعه لأنسحب |
| Umarım olmaz. Ama gitmesi gerektiğini hissederse yapması gereken de bu olmalı. | Open Subtitles | ولكن إذا شعر بالرغبة بالذهاب, فهذا ما عليه فعله |
| Yine de bu üçüncü hikayeden sonra olacak. | Open Subtitles | مع ذلك، فهذا ما سيحدث بعد الحكاية الثالثة. |
| O koltukta olsaydım ben de öyle yapardım. | Open Subtitles | اذهب وانقذها فهذا ما كنت سأفعله لو كنت في هذا الكرسي |
| Ve eğer adamlarımızı kurtaracağımızı söylüyorsa biz de öyle yapacağız. | Open Subtitles | وإن قالت إنه علينا إنقاذ أصدقاءنا، فهذا ما سنفعله. |