| Her iki şekilde de, sivrisinekler bizi Karanlıkta koklayarak buluyorlar. | TED | وفي كلتا الحالتين، يجدنا البعوض فى الظلام عن طريق تشممنا. |
| Bir kez daha ailemin evine, Karanlıkta ve yalnız geldim. | Open Subtitles | مرة أخرى عدت وحدى و فى الظلام اٍلى بيت أبواى |
| Henry üç yıl zifiri Karanlıkta yaşadı. Kapkaranlık bir delikte. | Open Subtitles | هنرى قضى ثلاثة سنوات فى الظلام الدامس فى حفرة سوداء |
| Ne yani, arkadaşlar Karanlıkta "Sonsuz Aşk" ı dinlemez mi? | Open Subtitles | ماذا حدث؟ اصدقاء يستمعون الى حب بلا نهاية فى الظلام. |
| Geciktiğim için özür dilerim Bayan Verloc, ama bu Karanlıkta yumurtalı ekmeğimi yemek için büyük bir mücadele verdim. | Open Subtitles | ولكنى كنت احاول طويلا ان آكل الطعام فى الظلام |
| Karanlıkta seyahat etmek benim için çok daha iyi sanırım. | Open Subtitles | اعتقد اننى افضل من كثير منهم حيث اعيش دائما فى الظلام |
| Karanlıkta otururdu, sonsuz bir Karanlıkta. | Open Subtitles | كان معتادا على الجلوس فى الظلام, الظلام الأبدى |
| Ama bu gece sizi ilk gördüğümde ve sonra da sizi Karanlıkta seyrederken diğer hepsinden ayrılan bir simaydı sanki. | Open Subtitles | الشخص الذى كنت فى انتظاره لكن الليلة ، حين رأيتك و لاحقاً ، حين راقبتك فى الظلام |
| Bütün hayatını Karanlıkta yaşamış bir adam, ışığın kötülüğünü anlar, çünkü gözleri acıtır. | Open Subtitles | اٍن الرجل قد عاش فى الظلام طوال حياته لا يفهم أن الضوء ليس شرا لأنه يؤلم عينيه |
| Ancak, hayal gücünüzü uyararak problemlerinizden uzaklaşmanızı ve Karanlıkta uzanırken birşeyler düşünmenizi sağlarlar. | Open Subtitles | وتمنحك شيئا لتفكر فيه اثناء تمددك فى الظلام سيتبع هذا قصة الليلة |
| Eğer Karanlıkta dönüp durmaya devam edersek, benzinimiz bitecektir. | Open Subtitles | لو استمرينا بالسير فى الظلام ,قد نفقد البنزين |
| Bizim şampiyonumuzu mağlup etti. Karanlıkta onu sırtından bıçaklamadığını nereden bilelim? Hiçbir görgü tanığı yoktu. | Open Subtitles | لقد هزم بطلنا كيف لنا ان نعرف اذا طعنه من الخلف او فى الظلام |
| Karanlıkta bekleyen çakallar duyar sadece... | Open Subtitles | إن الذئاب المنتظرون فى الظلام هم فقط من يعرفون |
| Karanlıkta sinsi sinsi yürür, uyurken seni gözetlerler. | Open Subtitles | يتسللن دائماً فى الظلام, يتجسسن وأنت نائم. |
| Karanlıkta bir şeyler yapmak zor, değil mi? | Open Subtitles | من الصعب فعل ذلك فى الظلام ، أليس كذلك ؟ |
| Onca zamandan sonra böyle, Karanlıkta buluşmak. | Open Subtitles | إن المكان مظلم ، نتقابل هكذا فى الظلام بعد كل هذا الوقت ؟ |
| Bir de şimdi bunun üzerine zifiri Karanlıkta gemilerini bulmak zorundalardı. | Open Subtitles | لكن لاحقاً ستضطر قاذفات الطوربيد والقنابل إلى إيجاد الطريق لحاملاتها فى الظلام الدامس |
| Onun ofisinin hemen önünde, Bentley'nin içinde Karanlıkta oturuyorum, kimseye görünmemeye çalışıyorum ve bana ne yaptığımı soruyorsun. | Open Subtitles | انا جالس هناك فى عربتها فى الظلام .. حسنا امام مكتبها اللعين محاولا ألا اجعل احد يرانى |
| C-ışınlarının Tannhäuser Kapısı yanında Karanlıkta parlayışını seyrettim. | Open Subtitles | أشاهد أشعة سى تلمع فى الظلام قرب بوابة تانهاوسر |
| Bu sana ders olsun. Senin gibi güzel bir kız Karanlıkta yalnız kalmamalı. | Open Subtitles | سألقنك درسا ثمينا, بنت جميلة مثلك لا يجب أبدا أن تخرج فى الظلام بمفردها |
| Bu mum ile karanlık yollarda ışığın olacağım. | Open Subtitles | بهذه الشمعة سأنير طريقك فى الظلام |