| Başka yerler olduğuna eminim ama Ay Kartımın süresi doldu ve bana Şehirde bu işi halledebilecek tek kişi olduğunuz söylendi. | Open Subtitles | انا متاكده من انهم يستخدمون مغنيات. ولكن تصريحى انتهى0000 ولقد عرفت انك الوحيد فى المدينه الذى من الممكن ان يتخطى هذا |
| Perşembe gecesi Şehirde büyük bir suikast düzenleneceği yolunda aldığımız bir ihbarı araştırıyordu. | Open Subtitles | نعم .. كان يلمح إلى أن عملية إغتيال كبيره جارى الإعداد لها هنا فى المدينه مساء يوم الخميس |
| Ne diyeceğiz? Bir delinin kadınları boğarak Şehirde dolaştığını mı? | Open Subtitles | وماذا تقولين فيها , انه يوجد بعض المعتوهين الذين يجولون فى المدينه لخنق النساء؟ |
| O da bana bu kasabada onu becermesini bilen tek erkek olduğumu söylemişti. | Open Subtitles | واخبرتنى اننى الرجل الوحيد فى المدينه الذى يعرف كيف يمارس الحب |
| Öyleyse Noel arifesinde kasabada ne arıyor? | Open Subtitles | اذن مالذى يفعله فى المدينه فى عشية عيد الميلاد؟ |
| Tüm sebep olacağı tek şey şehirdeki tüm kadınların korkması. | Open Subtitles | ولن يكون تأثير ذلك الا نشر الرعب بين النساء فى المدينه كلها |
| Ben gideyim, diyordum. Eski arkadaşlar kasabaya gelmiş. | Open Subtitles | طننت اننى يجب ان اذهب واقابل بعض رفقائى القدام ونتنزه فى المدينه قليلا |
| Çocukları Şehirde büyütmek istemediğimiz için herhalde Scarsdale'e taşınırız. | Open Subtitles | لن نريد تربيه اولادنا فى المدينه لذا سننتقل الى الريف |
| O aynı hafta Şehirde olacakmış kitap imzası dağıtmak için. | Open Subtitles | انها فى المدينه فى اجازة الأسبوع لتوقيع الكتاب |
| Eğer Şehirde olursan otelde mi kalacaksın? | Open Subtitles | اذا بقيتم فى المدينه هل ستقيمون فى الفندق |
| Şehirde mutlaka bize yardım edebilecek birileri vardır, sadece zaman meselesi. | Open Subtitles | سوف نجد شخص ما آخر فى المدينه يمكنه أن يساعدنا مجرد قبل الصيد |
| Kesinleşti. Şehirde bir Wraith var. | Open Subtitles | و الاختبارات تؤكد لدينا احد افراد الرايث فى المدينه |
| Yani, Kont un atlıkarınca gizemini Şehirde saklayacağını düşünmüyorsunuz herhalde, değil mi? | Open Subtitles | انت لا تعتقد ان الكونت يخبىء سر اللعبه فى المدينه ، اليس كذلك |
| Şehirde rodeo olduğunu hiç bilmiyordum. | Open Subtitles | لم اكن اعلم انه يوجد هنالك استعراض رعاه البقر فى المدينه |
| kasabada kızı var. Belki onu ziyaret ediyordur. | Open Subtitles | لديه أبنه فى المدينه ,ربما يقوم بزيارتها |
| Öyleyse Noel arifesinde kasabada ne arıyor? | Open Subtitles | اذن مالذى يفعله فى المدينه فى عشية عيد الميلاد؟ |
| kasabada kızı var. Belki onu ziyaret ediyordur. | Open Subtitles | لديه أبنه فى المدينه ,ربما يقوم بزيارتها |
| kasabada dolanan dedikoduya göre her şeyi çözmüş değil. | Open Subtitles | من الكلام فى المدينه لا يبدو انه يعرف الحقيقه كامله. |
| şehirdeki en ünlü avukattı. - Alçak, evet. | Open Subtitles | أنا متأكد أنه كان أكبر محامى دفاع فى المدينه |
| şehirdeki en ünlü avukattı. -Alçak, evet. | Open Subtitles | أنا متأكد أنه كان أكبر محامى دفاع فى المدينه |
| Şarkıda Leroy şehirdeki en kötü adam mıydı yoksa en şişko adam mıydı? | Open Subtitles | هل لورى هوا اسوا رجل فى المدينه؟ ام اتخن رجل فى المدينه |
| Prenses'i alacaksın ve güneyde bir sonraki kasabaya gideceksin. | Open Subtitles | سوف تأخذ الأميره، وسوف تختفى فى المدينه القادمه من الجنوب. |