ويكيبيديا

    "في الطّريق" - ترجمة من عربي إلى تركي

    • yolda
        
    • yola
        
    İnsanlık da yanlış yolda. Hem de tehlikeli bir yolda. Open Subtitles البشرية أيضا تمشي في الطّريق الخاطئة تمشي في طريق خطرة
    Yaralandılar. Ambulans yolda. Open Subtitles انهم يخلون الجرحي بالداخل و سيارةَ الإسعاف في الطّريق
    Ama Mulder'da belki yolda buraya gelirken çok su kaybı yaşadığından, pek fayda göstermedi. Open Subtitles لكن مولدر عمل أقل حسنا. ربما بسبب الجفاف عانى في الطّريق هنا.
    yolda gelirken radyoyu dinledim de. Open Subtitles أنا كُنْتُ أَستمعُ إلى الراديو في الطّريق إنتهى. آخ.
    Giderken yolda huzur evine uğrayın. Open Subtitles خُذْه إلى اللعبةِ غداً ويَجْعلُ توقّفاً غير متوقّعَ في الطّريق.
    Hatta yolda gelirken yeni biriyle tanışacağımı düşünüp heyecanlandım. Open Subtitles فرايزر: في الطّريق هنا، أنا كُنْتُ أَحْصلُ على نوعِ في الحقيقة متحمّسِ حول إجتماع شخص ما جديدِ.
    yolda başka ödül avcıları olabilir. Open Subtitles لذا هناك قَدْ يَكُون صيّادو الوفرةِ الآخرينِ في الطّريق.
    İçki içtikten sonra mektubumu yolda düşürüp kaybetmiş olmalı. Open Subtitles لا بدّ وأن سقط بعد الشرب في الطّريق وفقد رسالتي
    Bazı cevapsız aramalar var. yolda çalıyordu Open Subtitles لابدّ أن يكون عليه بعض النداءات كان يرن في الطّريق
    Günaydın çocuklar. Yavrular yolda. Open Subtitles صباح الخير, يا أطفال أطفالٌ رُضَّع في الطّريق
    Buraya gelirken yolda başınıza bir şey gelebileceğini hissetmiştim. Open Subtitles كان لديّ شعور أنّكم ستكونون في خطر في الطّريق إلى هنا.
    Yardıma ihtiyacımız var. Bizimle yolda buluşsun. Kızı da getirsin. Open Subtitles نحتاج إلى المساعدة وأن يقابلنا في الطّريق.
    Amerika'da 30 home runa imza attı ayrıca üçüncü çocuğu da yolda, haberin yok mu? Open Subtitles ضرب 30 إكمال دورة في الولايات المتحدة وأصبح طفل ثالث في الطّريق إقرأ الصحف؟
    Derdini yolda anlatırsın. Open Subtitles أخبرنا عنه في الطّريق إلى سان بيدرو.
    Biraz uzakta, ama yolda güzel bir baba, oğul muhabbeti yapabiliriz. Open Subtitles أنها ستحتاج للسفر قليلاً، لكن في الطّريق... يمكن أن نقوم بمحادثة لطيفة بين أب وابنه.
    Çocukları severim. Bebeğim yolda. Open Subtitles حصل على الطفل الرضيع في الطّريق نفسي.
    Araçlar yolda. Open Subtitles حسنا، حصلنا على العربات في الطّريق.
    Ke Wang yolda. Ben onun arkadaşıyım. Open Subtitles هو في الطّريق الى هنا وأنا أحد أصدقائه
    Makoto, aklıma gelmişken yolda şeyle karşılaştım Chiaki'yle. Open Subtitles بالمناسبة،ماكوتو... ... في الطّريق إلى هنا إجتمعتُ... ...بتشاكي.
    Diğer çocuğu da yolda. Open Subtitles صديقة. إبن، وطفل آخر في الطّريق.
    Alman 2 nci Ordusu Amiens'e doğru yola çıktı ama yavaşladı ve durdu. Open Subtitles "الجيش الثاني الألماني توجّه إلى "أميانز لكنه تباطأ ووقف في الطّريق

    الكلمات والعبارات الأكثر شيوعا

    عربي-تركي: 10k، 20k، المزيد | تركي-عربي: 10k، 20k، المزيد