| İkinci Dünya Savaşı sırasında Brooklyn'de büyüdüm. | Open Subtitles | كنت صبياً سعيداً نسبيا كما أعتقد نشأت في بروكلن خلال الحرب العالمية الثانية |
| 20 yıl önce Brooklyn"deki bir sahilde başlıyor. | Open Subtitles | يبدأ قبل 20 سنة، نصف الطريق حول العالم على شاطئ في بروكلن. |
| Biliyor musun, eğer ben o beş köpeğin yerinde olsaydım bir çiftlikte yaşamayı Brooklyn'de bir apartmanda yaşamaya tercih ederdim. | Open Subtitles | تعلمين إذا كنت خمسة كلاب أفضل أَن أَعيش في مزرعة على أن أعيش في شقة في بروكلن |
| Şartlı tahliye memuruna verdiği bir Brooklyn adresi var. | Open Subtitles | لقد ادخل عنوانه على انه يعيش في بروكلن عند ضابط إطلاق سراح المشروط |
| Brooklyn'de özel bir okul var. | Open Subtitles | هناك مدرسة للحاجات الخاصّة في بروكلن |
| Brooklyn İtalyan'dan geçilmiyor ama biz hâlâ buradayız. | Open Subtitles | ما زالَ نحن هنا عندما هو وقتُ wop الكبير في بروكلن. |
| Oğlanlar babamın Brooklyn'deki evinde divanda yatacaklar. | Open Subtitles | الأولاد سينامون على الأرائك عند أبي في "بروكلن" |
| Oğlanlar babamın Brooklyn'deki evinde divanda yatacaklar. | Open Subtitles | الأولاد سينامون على الأرائك عند أبي في "بروكلن" |
| Her kim yazmışsa, kesin Brooklyn'de yaşıyordur. | Open Subtitles | الشخص الذي كتب ذلك يعيش في بروكلن |
| Brooklyn'de nezih bir barda olacağız. | Open Subtitles | انها سوف تكون في حانه رائعه في بروكلن. |
| En sevdiğim tarihi karakter ve Brooklyn'deki en sevdiğim ikinci Szechwan restoranı. | Open Subtitles | وثاني أكثر مطعم مفضّل لي لإعداد "السيشوان الصيني" في "بروكلن" |
| Böylece Brooklyn'de sessiz sakin bir kapatma geçirebiliriz. | Open Subtitles | لذا يمكننا إبقاء الأبواب مغلقة في بروكلن . |
| Evet, o kadar safsın ki müziğini sadece Brooklyn'deki birkaç yüz beyaz çocukla, San Francisco'nun birazı biliyor. | Open Subtitles | أنت نقي لدرجة أن مئتان من الأطفال البيض في "بروكلن" و سان فرانسسكو" يعلمون بأمرك" |
| Brooklyn'de bir düzine insan bilinmeyen bir nedenle komaya girmiş. | Open Subtitles | وقع العشرات من الناس في بروكلن) بغيبوبة دون معرفة السبب) |
| Motorlu Taşıtlar'a göre, Brooklyn'de oturuyor. | Open Subtitles | سجلات المركبات "رصدته وهو يعيش في "بروكلن |
| Yarın Bushwick'in Tadı'nda olacak Brooklyn'de yemek festivallerini seven herkese söyle. | Open Subtitles | اخبروا كل الذين يحبون مهرجانات الطعام في بروكلن اننا سنكون في "مذاق بوشويك" غداً |
| Brooklyn'deki en nefret edilen dükkan oluruz. | Open Subtitles | سنكون اكثر متجر مكروه في بروكلن |
| Brooklyn'de yaşayan Amerikalı bir gazeteci. | Open Subtitles | صحفي أمريكي الذي يَعِيشُ في بروكلن. |
| Yarın Brooklyn'de yapacakları bir iş var. | Open Subtitles | شيء حول شغل غدا في بروكلن. |
| Brooklyn'de, değil mi? | Open Subtitles | الكائنة في "بروكلن"، أليس كذلك؟ |