| - Princeton'a kabul edilmişti. - Bu çukuru ben kazmıştım. | Open Subtitles | ـ كان قد تم قبوله في جامعة برينستون ـ انا حفرت تلك الحفرة |
| "A" almam gerekiyor çünkü henüz Princeton'a kabul edilmedim. | Open Subtitles | وأحتاج لدرجة ممتازة لاني لم أقبل في جامعة برينستون حتى الان وسيأخذون درجة هذا الصف بالاعتبار |
| Dinle, Princeton'daki her profesör sinirime dokunuyor ve dediğin de bunlardan biri değil. | Open Subtitles | اصغ لقد اغضب كل البروفيسورات في جامعة برينستون وهو ليس احدهم |
| Thomas Ripley diye birinin Princeton Üniversitesinde okuyup okumadığını da sormayı akıI etmemişler. | Open Subtitles | و لم تسأل او تتحقق من السيد توماس ريبلي عما إذا كان قد درس في جامعة برينستون |
| Thomas Ripley diye birinin Princeton Üniversitesinde okuyup okumadığını da sormayı akıl etmemişler. | Open Subtitles | و لم تسأل او تتحقق من السيد توماس ريبلي عما إذا كان قد درس في جامعة برينستون |
| Dickie Greenleaf'in neredeyse birini öldürdüğünü biliyor muydun? | Open Subtitles | فتى عندما كان في جامعة برينستون |
| Princeton'a kabul edildiğimde, babam demişti ki... | Open Subtitles | عندما تم قبولي في جامعة (برينستون) قال والدي |
| Ayrıca Princeton'a kabul edildim. | Open Subtitles | و لقد قبلت في جامعة برينستون |
| Ayrıca Princeton'a kabul edildim. | Open Subtitles | و لقد قبلت في جامعة برينستون |
| Dickie Greenleaf'in neredeyse birini öldürdüğünü biliyor muydun? | Open Subtitles | فتى عندما كان في جامعة برينستون |