| Bu zamana kadar olan kesintilere bakılırsa iki dakika içinde eski halinize dönersiniz. | Open Subtitles | وفقاً لإجراءات إنقطاع التيار الكهربائي المعتادة, سنبدء بإستخدام الطاقة الإحتياطية في خلال دقيقتين. |
| İki dakika içinde onunla buradan ayrılmazsam, yemek parasını ben ödeyeceğim. | Open Subtitles | حساب وجبة العشاء هي رهاني على أنني سأغادر مع تلك السيِّدة في خلال دقيقتين |
| İki dakika içinde, ilk patlayıcılar temeldeki patlayıcıları ateşleyecek ve birkaç alandaki bloklar moloz yığınına dönüşecek. | Open Subtitles | في خلال دقيقتين الشحنه الأوليه ستفجر الشحنه الأساسيه |
| Sizin için iyi haber, felç iki dakika sonra geçecek. | Open Subtitles | لدينا لكم أخبار جيدة وأخبار سيئة الجيدة هي أن الشلل المؤقت سيزول عنكم في خلال دقيقتين |
| İki dakika içinde ilk patlayıcılar temeldeki patlayıcıları ateşleyecek ve birkaç blok moloz yığınına dönüşecek. | Open Subtitles | أحيطت أساسات إثني عشر مبني بالمتفجرات في خلال دقيقتين الشحنه الأوليه ستفجر الشحنه الأساسيه |
| İki dakika içinde üstüne beş ton kaya yığılır. | Open Subtitles | في خلال دقيقتين سيكون جبل من الصخور فوقك |
| P.J. bizi iki dakika içinde buradan kurtarmamış olursa, | Open Subtitles | إذا بي جي لم يبعدنا عن هنا في خلال دقيقتين |
| Tuttuğum zamana göre iki dakika içinde somutluğunu kaybedeceksin. | Open Subtitles | بتوقيتى عليك أن تبدأ في فقدان كتلتك في خلال دقيقتين |
| İki dakika içinde gitmeye hazırlar. | Open Subtitles | إنهم جاهزين للمغادره في خلال دقيقتين |
| Mekik iki dakika içinde gelmiş olacak. | Open Subtitles | المركبة سوف تهبط في خلال دقيقتين. |
| İki dakika içinde temas edeceğiz. | Open Subtitles | تقدير الإتصال في خلال دقيقتين |
| Peki , iki dakika içinde aşağıda olurum. | Open Subtitles | حسنا , سانزل في خلال دقيقتين |
| İki dakika içerisinde tren yolu hattı seviyesine kadar çıktı ve hat seviyesini geçene kadar yaklaşık 100 metre koştuk. | TED | و قد وصلت إلى مستوى السكك في خلال دقيقتين و بدأت تغطيها، في تلك الاثناء كنا قد ركضنا حوالي 100 متر |
| Belki de bir iki dakika sonra bakmalısın. | Open Subtitles | ربما يتعين علينا التأكد مرة أخرى في خلال دقيقتين. |
| Helikopter iki dakika sonra bizi havaalanına götürmek için burada olacak. | Open Subtitles | ستكون المروحية هنا في خلال دقيقتين |
| İki dakika sonra tek başına kalacak. | Open Subtitles | ستكون وحدها في خلال دقيقتين. |