Hayatta kalmak için ne yaptıysa O yıl yapmış olmalı. | Open Subtitles | مهما كان ما فعله للنجاة فقد فعله في ذلك العام. |
Öbür tarafta O yıl her iki günde bir, bir siyahi adam öldürüldü. | TED | على الجانب الآخر من المدينة، كان يُقتل رجل أسود بصفة يومية في ذلك العام. |
O yıl annem beni dansla tanıştırdı. Ve böylece benim klasik dansla randevum başlamış oldu. | TED | في ذلك العام عرفتني على الرقص و هكذا بدأ عشقي للرقص الكلاسيكي |
Bu 1988'den. O yıl aslında İran'a ait iki petrol platformunu bombaladık. | TED | هذه 1988 قمنا بتفجير ناقلتي نفط ايرانيتيين في ذلك العام |
Buna inanmayacaksınız ama her nasılsa berbat heykelim o sene eyalet yarışmasını kazandı. | Open Subtitles | لن تصدقوا ذلك ولكن بعد العبث في قطعتى فزت بمسابقة الولاية في ذلك العام |
O yıl 5000 kişi diplomat olmak için başvurmuştu, ve aramızdan 20 kişi başarılı oldu. | TED | في ذلك العام 5000 شخص تقدم لتلك الوظيفة لكن 20 فقط منا تم قبولهم. |
O yıl salkım söğüdün yaprakları bile sarıya dönmüştü. | Open Subtitles | حتى أشجار الصفصاف الباكية اصفرّت في ذلك العام |
O yıl salkım söğüdün yaprakları bile sarıya dönmüştü. | Open Subtitles | حتى أشجار الصفصاف الباكية اصفرّت في ذلك العام |
Birçok kişi O yıl ailesini kaybetti. | Open Subtitles | فقد الكثير من الناس فردًا من عائلتهم في ذلك العام |
Evet, sanırım O yıl yaş günümü kaçırmıştı. | Open Subtitles | أجل، أعتقد أنها لم تحضر عيد ميلادي في ذلك العام. |
O yıl, Tokyo sokaklarını renklendiren yüzlerin arasında yeni bir tanesi göründü:... | Open Subtitles | في ذلك العام , ظهر وجه جديد بين الوجوه التي تزين شوارع "طوكيو" وجه البابا |
Ancak O yıl herkesin hatırlayabildiği en kurak mevsimdi. Hatta mohwa bile çiçek açmadı. | Open Subtitles | "لكن في ذلك العام الموسم كان أكثر جفافاً يمكن أن يتذكّره أيّ أحد". |
O yıl boğuldu, Nica'nın doğumunda birkaç hafta önce. | Open Subtitles | لقد غرق في ذلك العام قبل بضعة أسابيع من ولادة (نيكا). |
Neyse, çoğu çocuk o sene istediğini almıştı. | Open Subtitles | على كل حال كثير من الاولاد حصلوا على ما ارادوا عليه في ذلك العام |