Çünkü 2 gün önce Dayton, Ohio'dan Ashley Wilcox'un cesedi yine Savannah'da bir çöpte bulundu. | Open Subtitles | لأنه و منذ يومين جثة آشلي ويلكوكس من مقاطعة دايتون بولاية اوهايو تم العثور أيضا في صندوق القمامة في مقاطعة سافانا. |
Bakın çöpte ne buldum. | Open Subtitles | انظروا ماذا وجت في صندوق القمامة |
Parayı tren istasyonuna getir ve erişte dükkânının yanındaki çöp kutusuna bırak. | Open Subtitles | ضعه في قاعة محطة القطار وضعه في صندوق القمامة قرب مطعم المعكرونة |
Belki de bombayı çöp kutusuna koyup binayı hedef almıştır, aracı değil. | Open Subtitles | لذا ربّما وضع القنبلة في صندوق القمامة لتفجير ذلك المبنى، وليس الشاحنة. |
çöp kutusunda şıngırdayan o şişelerin sesini duydum. | Open Subtitles | و اسمع دائما الزجاجات ترتطم في صندوق القمامة |
bir çöp tenekesinde... hayata gözlerini açan... hayatının yarısını... bir adam düşün. | Open Subtitles | فكر في شخص يقضي نصف عمره فى الضوضاء وفمه مكمم ولا يؤمن تعتقد بأنّه يمكن أن يبدأ في صندوق القمامة. |
Sana çöpte iyi uykular. | Open Subtitles | إستمتع بقيلولتك في صندوق القمامة! |
Çöpler çöp kutusuna. Hımm. Mantıklı. | Open Subtitles | القمامة في صندوق القمامة همم ، يبدو معقولاً |
Dostun olmayan, babanı bir çöp kutusuna soktu. | Open Subtitles | ليس صديقك لقد وضع والدك في صندوق القمامة |
Onu parçalara ayırıp çöp kutusuna attım. | Open Subtitles | لقد دمرته بيدي وألقيت به في صندوق القمامة |
İyi, çöp kutusuna koyun o zaman. | Open Subtitles | حسنا ، ضعيها في صندوق القمامة |
Yemeğini çöp kutusuna dök. | Open Subtitles | ضع طعامك في صندوق القمامة |
Muhtemelen çöp kutusunda yedikçe attığımız birkaç elma çekirdeği de vardır. | Open Subtitles | هناك اثنتان من لب التفاح ربّما اصبحت في صندوق القمامة الثاني بينما نحن نتحدث |
- Evinin önündeki çöp kutusunda buldum. | Open Subtitles | -وجدته في صندوق القمامة خارج منزلك |
Gemma'nın saç tokasın apartmanınızdaki çöp kutusunda bulduk. | Open Subtitles | (وجدنا دبوس شعر (جيما في صندوق القمامة أمام بيتك |
Diskleriniz bankın yanındaki çöp tenekesinde. | Open Subtitles | إن أقراصك في صندوق القمامة المجاور للمقعد. |
Kilometrelerce geride, bir çöp tenekesinde. | Open Subtitles | أنه على بعد أميال، في صندوق القمامة |
çöp tenekesinde kül var. Anladığım kadarıyla kağıt. | Open Subtitles | هناك رماد في صندوق القمامة |