| Bir, iki, üç, dört. dükkanında süt emzireceğiz. | Open Subtitles | واحد، اثنان، ثلاثة، أربعة ونحن سوف إرضاع في متجرك |
| Elbette babamın parasını önemsiz dükkanında çarçur etmeyi sürdürmemi istiyorsan arkadaşlarıma boka atıp durmaktan vazgeçmeni öneririm. | Open Subtitles | لكن إذا اردتيني أن ابقي إنفاق مال والدي في متجرك المعزول اقترح بان تتوقفي عن الهراء حول صديقي |
| dükkanında tanıştığın kızla aynı kız o. | Open Subtitles | إنها نفس الفتاة التي إلتقيتها في متجرك للحلويات. |
| Dur bir dakika. Dün dükkanında saklanıyordun. Bugünse nefret ettiğin bir adamı kurtarma görevinde liderlik mi yapacaksın? | Open Subtitles | مهلاً، اختبأتَ بالأمس في متجرك واليوم ستتولّى مسئوليّة إيجاد الرجل الذي تكرهه؟ |
| Kamyonet, dükkanında olacak. | Open Subtitles | خذها , سنكون في متجرك |
| - dükkanında bilgisayar var mı? | Open Subtitles | هل تخزِّن الحواسيب في متجرك ؟ |
| Çiçek dükkanında konuştuğumuz şeyi hatırla. | Open Subtitles | تذكري ما تحدثنا عنه في متجرك |