| Herkesin önünde, Günün ortasında ofisine daldım ve gece gidip onu öldürdüm mü yani? | Open Subtitles | سأقتحم في مكتبه أمام كلّ شخص. في منتصف اليوم ويقتله ذلك الليل؟ |
| Gerçekten meşguldüm. Ama Günün ortasında buraya gelip bedava yemeklerimizden alcak kadar meşgul değilsin | Open Subtitles | لست مشغولاً جداً للمجيء هنا في منتصف اليوم لحشو وجهك بالطعام المجاني. |
| Günün ortasında kendinizi rahatlatmak için teknolojiyi böyle kullanmanıza da saygı gösteriyor ve hayranlık duyuyorum. | Open Subtitles | وأنا احترم و معجب بالطريقة التي تستعملون فيها التكنولوجيا لكي تلبو رغباتكم في منتصف اليوم |
| Gün ortasında havanın kararması çok ürkütücü. | Open Subtitles | إن الجو يصبح مرعبا للغاية عندما يظلم في منتصف اليوم |
| Gün ortasında içki içiyorsun, dövme yaptırıyorsun. | Open Subtitles | أنت تشربين في منتصف اليوم, وتحصلين على أوشام |
| Mesai saatinde şirket otoparklarından kaçırırsanız saatlerce kimse aracı arayıp sormayabilir. | Open Subtitles | حاول سرقة السيارة من مرأب خاص بالموظفين في منتصف اليوم وبهذا لن تُكتشف السرقة قبل ساعات |
| Veronica'yı Günün ortasında dışarıya götürmek ve onunla yemek yemek ne kadar harika olurdu düşünebiliyor musun? | Open Subtitles | هل تتخيل كم سيكون عظيماً أن تخرج مع فيرونيكا في منتصف اليوم وتتناول معها الغداء؟ |
| Günün ortasında müsait olan ve porno hakkında çok şey bilen kimi tanıyoruz? | Open Subtitles | مهلاً ، من الذي نعرفه وهو متاح في منتصف اليوم ويعرف الكثير عن الإباحة؟ |
| Günün ortasında kendinizi rahatlatmak için teknolojiyi böyle kullanmanıza da saygı gösteriyor ve hayranlık duyuyorum. | Open Subtitles | وأنا احترم و معجب بالطريقة التي تستعملون فيها التكنولوجيا لكي تلبو رغباتكم في منتصف اليوم |
| Ama Günün ortasında kendini içkiye vurmayacağını biliyorum ya da en ufak bir kışkırtmada parlak takım elbiseli birine saldırmayacağını. | Open Subtitles | ولكن اعرف انه ليس كأنك تشرب كأسك في منتصف اليوم او تأخذ حمام شمس بدون ادني شك |
| Yani Günün ortasında kampüsün dışına çıkacağın gerçeğini görmezden gelmemi mi istiyorsun benden? | Open Subtitles | لذا تريد منّي أن أستوعب حقيقة أنّك ستتخطى الحرم في منتصف اليوم. |
| Selam. Böyle bir Günün ortasında aradığım için özür dilerim. | Open Subtitles | -مرحبا، آسفة لإتصالي بك في منتصف اليوم هكذا" ". |
| Bak dinle! Bunların hepsi Günün ortasında, bankanın hemen önünde, otoparkta yaşanıyor. | Open Subtitles | معذرة، هذا يحدث في منتصف اليوم |
| Bir erkek diğerine, Günün ortasında biraz biftek, biraz şarap ve ayaklarını yerden kesecek bir cheesecake ısmarlayamaz mı? | Open Subtitles | الا يمكن لرجل ان يصطحب رجلاً آخر "في منتصف اليوم لـ"ستيك" و "نبيذ و" تشيز كيك" التي على وشك ان تطير عقلك |
| Güneşin alnında, Günün ortasında. | Open Subtitles | للاستلقاء تحت الشمس في منتصف اليوم |
| Sizin aksinize Gün ortasında şekerleme yapmayı tercih etmiyorum,Teğmen. | Open Subtitles | الغفوات في منتصف اليوم ليس من عاداتك أيتها الملازمة |
| Bak Gün ortasında işten gizlice kaçacaksam güzel bir margarita veya Cinnabon içerse iyi olur. | Open Subtitles | إذا كنت سأتهرب من العمل في منتصف اليوم يستحسن أن يكون في الأمر مشروب مرجريتا أو حلوى سينابون |
| Gün ortasında seviştiğin, o sandığın adam değilim ben. | Open Subtitles | لست الرجل الذي ظننتِ أنّك مارستي جنسًا في منتصف اليوم معه. |
| Gün ortasında, çalıştığı yere gidip, patrona: | Open Subtitles | في منتصف اليوم ذهب الى رئيسه وقال له |
| - Herkes Bayan Pebmarsh'ın düzenli bir rutini olduğunu ve Gün ortasında evin boş olacağını biliyor. | Open Subtitles | الجميع يعرف أن الآنسة "بيبمارش" تبعت روتينها الصارم والبيت سيكون خالياً في منتصف اليوم |
| Ama sizler gibi Gün ortasında içmeye çıkmak gibi bir lüksüm yok. | Open Subtitles | في منتصف اليوم كما تفعلون أنتم |
| Aynen. Mesai saatinde havuz kaçamağı yapınca böyle oldu işte. | Open Subtitles | -انه ثمن تدفه للسباحه في منتصف اليوم |