| Evet ben de Yerimi aldım. Bankanın tam karşısındayım. | Open Subtitles | نعم أنا في موقعي , أستطيع رؤية واجهة البنك من هنا |
| Yerimi aldım. Yollayın. | Open Subtitles | أنا في موقعي , أرسلهم للداخل. |
| Yerimdeyim patron. | Open Subtitles | أنا في موقعي أيّها الرئيس. |
| - Buradayım. Yerimdeyim. | Open Subtitles | أنا هُنا، في موقعي. |
| Benim durumumdaki bir adamın önlemler almak zorunda olmasını anlarsın. | Open Subtitles | تتفهم ذلك رجل في موقعي يجب أن يتخذ الإجراءات الوقائية. |
| Barda çalıştırabilirsin. İyi dans ederim. sitemde görmüşsündür. | Open Subtitles | أنا راقص جيد ، لقد رأيت هذا في موقعي يمكنني الوقوف هناك وتحريك الأرض والسماء ، بأسلوب أولاً بأول |
| Bak, benim konumumda birinin sahte isme ihtiyacı olması için pek çok neden var. | Open Subtitles | اسمعي، هناك أسباب كثيرة لشخص في موقعي تجعله يحتاج إلى اسم مستعار ممتاز |
| Tüm güzel kadınlar servisimde ama hiçbiri bana bakmayacaktı. | Open Subtitles | كل هذه النساء الجميلات في موقعي ولكن ولا واحدة تنظر الي |
| Maalesef, benim konumumdaki bir erkekten, senin gibi genç ve çekici kadınları eğlendirmem beklenir. | Open Subtitles | لسوء الحظ فإن رجلاً في موقعي يتوقع منه أن يتسلى بشابات جذابات مثلكِ |
| Benim pozisyonumdaki birinin ortaklara karşı sorumluluğu var. | Open Subtitles | رجل في موقعي عليه مسئوليات لحاملي الأسهم |
| Dixon, Yerimi aldım. Anlaşıldı. | Open Subtitles | ديكسون ) ، أنا في موقعي ) |
| - Yerimi aldım. | Open Subtitles | أنا في موقعي |
| Yerimi aldım. | Open Subtitles | أنا في موقعي |
| Yerimi aldım. | Open Subtitles | أنا في موقعي |
| Yerimi aldım. | Open Subtitles | {\pos(190,230)}أنا في موقعي |
| - Yerimdeyim. | Open Subtitles | في موقعي. |
| - Yerimdeyim. | Open Subtitles | في موقعي. |
| Yerimdeyim. | Open Subtitles | أنا في موقعي |
| Yerimdeyim. | Open Subtitles | في موقعي |
| Ya da benim durumumdaki bir adamın yakalanmasının ne kadar kolay olduğunu? | Open Subtitles | أو كم سيكون سهل على رجل في موقعي أن يضعك في السجن؟ |
| İnternet sitemde çok güzel görünecek bu. | Open Subtitles | مديحك هذا سيبدو رائعًا في موقعي الإلكتروني |
| Benim konumumda birisine Moskova her zaman her şeyi anlatmaz. | Open Subtitles | في موقعي قد لا استطيع أحياناً أن أقول الحقيقة و "موسكو" لا تخبرني بكل شيء دوماً |
| Tüm güzel kadınlar servisimde ama hiçbiri bana bakmayacaktı. | Open Subtitles | كل هذه النساء الجميلات في موقعي ولكن ولا واحدة تنظر الي |
| Özür dilerim ama benim konumumdaki biri bütün önlemleri alarak hayatta kalır. | Open Subtitles | -آسف، لكن رجلٌ في موقعي ينجو بفضل اتخاذه كافة الإحتياطات. |
| Benim pozisyonumdaki insanlar Marty, gücü tam anlamıyla kullanırlar, danışman olarak senin yaptığının aksine. | Open Subtitles | أتعلم، مارتي الناس في موقعي يمتلكون جزء من السلطة بالتأكيد أكثر منك كمستشار |