| Şey. Babam, şiirler her zaman kafiyeli olmak zorunda değildir der. | Open Subtitles | أبي يقول ان القصائد ليست دائما يجب أن تكون على قافية |
| Altı harfli bir kelime 'iaşe' ile kafiyeli. | Open Subtitles | قافية الكلمة لأربع أحرف كلمة بالأضافة الى المزلق |
| Bu biraz kafiyeli oldu. Kafiyeyi bilerek vermedim aslında. | Open Subtitles | انه كلام ذو قافية في الحيقة انا لم اقصد ان يكون كذلك |
| Sorun, onunla kafiye yapacak kelime olmaması. | Open Subtitles | المشكلة أنه ليس هناك شيء يصنع قافية معها |
| Bir dahaki sefere bu kadar kisa seyler yazacaginda en azindan kafiye uydurma nezaketinde bulun. | Open Subtitles | المرة القادمة عندما تكتبين شيئاً بذلك القصر، إجعلي له قافية على الأقل |
| Biriniz bana "Julie" ile kafiyeli bir şeyler söyleyebilir mi? | Open Subtitles | هل يمكن لأحدكم أن يقوللي شيئاً على قافية جولي |
| Belki de Bob ile kafiyeli bir ritim düşünmeliyiz. | Open Subtitles | ربما يجب أن نفكر في الكلمات التي لها نفس قافية كلمة بوب |
| Bana gurur kaynağını gösterecekti. Bana sorarsan oğlanla kafiyeli. | Open Subtitles | ودّ أن يريني بهجته وكبرياءه فقط، هذا على قافية غلام، إن سألتني. |
| Hidell'in Fidel'le kafiyeli olduğunu da FBI'a söyledin? | Open Subtitles | أعطيت المباحث الفيدرالية اسم هيدل على قافية فيدل |
| Bu bir şiir değil, kafiyeli bile değil. | Open Subtitles | . إنّها ليست بقصيدة، فليس فيها قافية حتّى |
| Nijerya'yla kafiyeli bir şey yok. | Open Subtitles | لا شيء يتوازَِن مع قافية نيجيريا |
| Bu yüzden çok zeki işte! kafiye bile yapıyor! | Open Subtitles | أترى، هذا هو سبب كونه عبقري، إنها قافية أيضاً. |
| Kızların adlarını unutmamam için hep kafiye yapıyorum. | Open Subtitles | انا دائما اصنع قافية بأسماء الفتيات لكي لا انساهم |
| Sanırım yapmacık için kafiye bulmaya çalışıyor. | Open Subtitles | وأعتقد انه في يحاول العثور على قافية رنانة . |
| Sadece o da değil, adam deli kafiye yapıyor. | Open Subtitles | -ليس بسبب هذا فقط -لكن يجعل كل شيء له قافية |
| "Cassidy" ile çok güzel bir kafiye yapmıştım ama şimdi bunu duyamayacaksın. | Open Subtitles | خطرت لي على قافية رهيبة ل "كاسيدي" ولكن الآن أنت لا ستعمل سماع ذلك. |
| Neyse ki Ally'nin adı tuvaletle ilgili bir şeyle kâfiyeli değil. | Open Subtitles | على الأقل لا توجد كلمة تتعلق بالحمام على قافية اسم آلي |
| Olmalı burada "hayır" çünkü onun Kafiyesi "cayır" | Open Subtitles | يجب ان تكون ورود لانها تعمل قافية مع شمشون |
| Rachel'ı kurtarmak istiyorsun Dr. Moreau'da geçen Castor hakkındaki bir tekerleme için. | Open Subtitles | تريد تحرير راشيل أكثر من قافية الحضانة، وترميز في \"الدكتور مورو\" حول الخروع. |
| Sen porno çevirirken, o da konuşmalara uyak bulur. | Open Subtitles | لذا ، بينما تمثّلين فيلم الدعارة بإمكانه أن يجعل حوار الفيلم ذو قافية |
| uyaklı olmadıklarını biliyorum. | Open Subtitles | أعلم أنهما لا يملكان قافية او سجع |
| Ally ile ne kâfiye yapar? | Open Subtitles | حسناً ما أسوأ الأسماء على قافية آلي ؟ بالي ؟ |