| 20 saniye kadar boş boş baktı sonra da okulda olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد سرحت في الفضاء لمدة عشرون ثانية ثم قالت انه في المدرسة |
| Ben küçükken sorun oluyordu ve okul hemşiresi stresle alakalı olduğunu söyledi. | Open Subtitles | كانت مشكله عندما كنت صغيرا، و ممرضة المدرسة قالت انه بسبب الإجهاد. |
| Adada başkalarının olduğunu söyledi. | Open Subtitles | قالت انه هناك اشخاص اخرين على هذه الجزيرة |
| Ama şimdi aslında bir anlamı olmayan şeyin anlamı olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | ولكن فقط الان هي قالت انه كان شيئا شيئا لم يحدث |
| Aslında adamın geri dönmesini istediğini söylemiş ve onu kesmeyi bırakınca çalışmaya başlamış. | Open Subtitles | لا,بالواقع.قالت انه ارادها ان تخرج و تعمل عندما انتهى من جرحها |
| Pekala, bir işi olmadığını söyledi ben de düşündüm ki neden biz bir iş bulmasına yardım etmiyoruz? | Open Subtitles | حسناً, قالت انه ليس لديها عمل لذالك فكرت لماذا لا نحصل لها علي عمل |
| Ama ajanstaki hanım müzeyle ilgili bir görev olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | السيده بالوكاله قالت انه بموقع المتحف |
| Üniversiteden bu yana değişmemiş olmanın biraz tuhaf olduğunu söyledi. | Open Subtitles | هي في الواقع قالت انه غريب بعض الشيء أنك لم تتغيري منذ الكلية |
| Dükkândaki bayan yüceliğin ve değişimin bir kapta hayat bulmuş hâli olduğunu söyledi ve bence şu kutsal yağmur ormanı olayına tam gidecek bu. | Open Subtitles | ..صاحبة المتجر قالت انه التحول الطبيعي و الاعلاء موضوع في بودقة واحدة الذي اظن بانه سوف ينطبق تماماً مع الغابات المطرية التي تتحدث عنها |
| Kokain kullanmak gibi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | لقد قالت انه كان بمثابة تعاطي الكوكايين. |
| Cristal pozitif gelecek potansiyeli olduğunu söyledi. Gel. | Open Subtitles | كرستيل قالت انه مستقبل ايجابي محتمل, تعالي |
| Belki. Tıbbî tetkikçi mermi giriş açısının 30 derece civarında olduğunu söyledi. | Open Subtitles | الشرطة قالت انه ضرب برصاصة من زاوية 30درجة. |
| Polis karakola gitmek zorunda olduğunu söyledi, eşyalarını topla da gidelim. | Open Subtitles | الشرطة قالت انه يجب ان تأتي الى القسم لذا اذهبي و احضري اغراضك كي نذهب الآن |
| İlk kurban Jake Shepherd'ın annesi o gün kiliseden pek çok kişinin gölde olduğunu söyledi. | Open Subtitles | والدة جايك شيبرد ضحيتنا الأولى قالت انه يوجد عدة اعضاء من كنيستهم عند البحيرة في ذلك اليوم |
| Ona kendine neden böyle bir şey yaptığını sorduğumda bana saçının kendisinin asla yaşlanmayacak parçası olduğunu söyledi. | Open Subtitles | عندما سالتها ... لماذا تفعل هذا بنفسها قالت انه كان جزء واحد منها... |
| Beth okumuş, çok zavallı birisi olduğunu söyledi. | Open Subtitles | "لقد قراتها بيس و قالت انه كان خاسرا" كبيرا |
| - Duşta olduğunu söyledi. Ben de kapattım. - Olamaz. | Open Subtitles | قالت انه يستحم ، لذلك اقفلت السماعة لا - |
| Baldızınız, giysilerinizde kir izleri olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | اخت زوجتك قالت انه كانت هناك بقع على ملابسك |
| - Piyano çalan kediden daha komik olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | قالت انه ممتع اكثر من القطة التي تعزف البيانو |
| Kızınız 19.000 $ önde olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | ابنتك قالت انه ربح حوالى 19 الف |
| Eğer Ally Mona'nın sahte kaçırılma hikayesini anlatırsa onu kurtlara yedireceğini söylemiş. | Open Subtitles | آلي قالت انه اذا تحدثت مونا عن الاختطاف المزيف، ستأكلها الديدان |
| Neyse Regina dedi ki, Davey ona Amerika'daki marketlerde yağmur ve şimşek sesi çaldıklarını sebzelere suyu makinelerin sıktığını söylemiş. | Open Subtitles | على اي حال ،ريجينا قالت ان ديفي قالت انه في بقالات امريكا يضعون اصوات المطر والرعد, |
| Köprüdeki olayla hiçbir ilgisi olmadığını söyledi. | Open Subtitles | قالت انه لم يكن لها يد بما حدث على الجسر |
| Polisler bir kaza olduğunu söylemişti. | Open Subtitles | الشرطة قالت انه حادث |